Otistik çocukların velilerinin biraraya gelerek kurduğu Otizm Vakfı’nın "Hareket Eğitim Çalışması"nda Ankara Üniversitesi Beden eğitimi Spor Yüksek Okulu'nda görev yapan Yardımcı Doçent Doktor Ferda Gürsel danışmanlığında, 13 eğitmen ve 11 gönüllü yer alıyor.
"Avrupa Gönüllülük Hizmeti" kapsamında Fransa, Belçika, İtalya, Portekiz, Çek Cumhuriyeti ve Hollanda’dan gelen gönüllülerin de aralarında bulunduğu 20 üniversiteliden oluşan grup, iki ay boyunca otizmi olan çocuklara destek olacaklar. Otistik çocukların sosyalleşmeleri ve yaşamlarını daha kaliteli sürdürmeleri için hareket eğitimi almalarını amaçlayan projede için biraraya gelen gönüllüler, Ferda Gürsel danışmanlığında drama ve grup çalışmalarıyla 2 aylık süreç öncesi "kaynaştırılmaya" çalışılıyor.
Otizm Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Şahbender Korkmaz ve serbest eğitmen Ayşen Çevik ile birlikte projeyi yürüten Ferda Gürsel, son zamanlarda Türkiye’de otizmi olan çocuklara ilginin yükselmeye başladığına dikkati çekti. Gürsel, Otizm Vakfı’nın kuruluş amacına değinerek, "Deneyimli ve deneyimsiz kişiler, otizm ve spor adı altında çocuklarımıza olmayacak vaatlerde bulunuyorlar. Spor sayesinde otizmi olan çocukların, otizmden kurtulabildiğini söylüyorlar ve ailelerimizi beklentiye sokuyorlar. Ne sanat ne de spor otizmi yenebilir. Biz Otizm Vakfı olarak daha bilimsel çalışmalar yapıyoruz. Sporla otizmi olan çocuklarımızın yaşam kalitesi yükseltmeye çalışıyoruz" dedi.
Spor yapan otizmi olan çocukların, doğayı ve çevreyi algılamalarının değiştiğini ve farkındalıklarının arttığını belirten Gürsel, sporun otizmi olan çocuğun sosyalleşmesi, iletişiminin gelişmesi, kendilerini tanıma ve yönergelere uyum gibi özellikleri geliştirebildiğini ifade etti.
Otizmi olan çocuklara yönelik çalışmaların Türkiye’de yeni olduğuna işaret eden Gürsel, şöyle devam etti:"Deneme-yanılma yöntemiyle bir takım çalışmalar yapılmış ve sonra bırakılmış. Biz, bir program çerçevesinde ilerleyeceğiz. Öncelikle eğitmen ve gönüllülerimizle çalışmaya başladık. Bu aşamada gönüllü ve eğitmenlerimizi otizmi olan çocuklarla biraraya gelmeden kaynaştırmaya çalışıyoruz. Fransa’dan, Belçika’dan Portekiz’den, Hollanda’dan, İtalya’dan, Çek Cumhuriyeti’nden arkadaşlarımız var. Bu arkadaşlar ’Avrupa Gönüllülük Hizmeti’ çerçevesinde Türkiye’de bulunuyorlar. Türkiye’den, bizden arkadaşlar da var. Öncelikle, yaptığımız çalışmalarla eğitmen ve gönüllülerden oluşan grubumuzun, birlikte problem çözebilme kabiliyetini geliştirmeyi hedefliyoruz. Daha sonra ise arkadaşlarımızla, otizmi olan çocuklarımızın yaşam kalitesini yükseltmeyi hedefleyen çalışmalara yöneleceğiz."
Stereotip hareketleri azalıyor
Otizmi olan çocuklar için en uygun sporların yüzme, tekerlekli paten, buz pateni, binicilik, masa tenisi ve atletizm olduğunu söyleyen Ferda Gürsel, haftada 3 gün havuzda temel hareketler ile spor çalışmalarına başlayacaklarını belirterek, sporun otizmi olan çocuklarda stereotip hareketleri (yineleyici ya da törensel hareket, duruş ya da ifade) azalttığı belirtti.
Havuz çalışmalarının ardından spor teknikleri çalışmalarının çeşitlenerek devam edeceğini kaydeden Gürsel, şunları söyledi:"Otizmi olan çocuklar ancak öğrendikleri davranışları yapabiliyorlar. Örneğin otizmi olan bir çocuğumuz bu sabah kahvaltıda peynir yedi. Yarın da peynir isteyecek. Ertesi gün de... Sporu da bu şekilde hayatlarına sokmayı düşünüyoruz. Sporu çocuğumuzun rutinleri arasına sokmalıyız. Yalnızca öğrendiklerini yapıyorlar. Çocuklarımız arasında fazla kilo problemi olanların sayısı da azımsanmayacak kadar fazla. Bu da otizmi olan çocuk için de, ailesi için de problem. Spordan bu konuda da faydalanacağız. Ancak özellikle belirtmek istiyorum, spor otizmi ortadan kaldırmayacak. Çocuklarımızı bir takım oyuncusu durumuna getirmemiz neredeyse mümkün değil. Bu milyonda 1 ihtimal. Bizim öncelikli ve tek hedefimiz çocuklarımızın yaşam kalitesini olabildiğince artırmak..."
Bu arada grup çalışmalarını Ankara Üniversitesi Beden Eğitimi Meslek Yüksekokulu’nda sürdürüyor. Sponsor desteği bekleyen projeye, İMECE Mühendislik havuz masraflarını karşılayarak destek verirken, İş Bankası’ndan da "yardım" konusunda söz alındığı ifade edildi.