Anormal kanamaları ihmal etmeyin

Özellikle menopoza yakın dönemde düzensizleşen ve artan adet kanamalarına karşı uzmanlar uyarıyor.

Anormal kanamaları ihmal etmeyin

İstanbul Medipol Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Sema Ovalı, normal adet kanamasının 24-35 günde bir görülen, yedi günden az süren ve toplamı 80 ml‘den az olan kanama olarak tanımlandığını, anormal kanamanın ise herhangi bir neden olmadan, adet kanamalarının düzensiz olması veya durmayan uzun süreli kanama olduğunu açıkladı.

Üreme çağındaki kadınların yüzde 10 ile 30’unda, menopoza yakın kadınların ise yüzde 50’sinde anormal kanamanın görüldüğünü belirten Ovalı, “Kanamaların çoğu düzenli yumurtlama olmadığı için ortaya çıkar. Yumurtlama olmadığı ve ilk evrede östrojen karşısına çıkacak progesteron bulunmadığı için rahim iç dokusunda kalınlaşma görülür, dokuların normal işlevi bozulur. Bazen gecikmenin arkasından sık kanamalar yaşanır” dedi.

Op. Dr. Sema Ovalı, bu tür kanamaların yeni adet görmekte olan kızlarda veya menopoza yakın dönemlerde, polikistikover sendromu veya böbrek üstü bezinin düzensiz çalışması gibi hormonal hastalıklarda, tiroid bezinin az veya çok çalışmasında, prolaktin hormonunun fazla olduğu durumlarda, erken menopoz olgularında, aşırı iştahsızlık ve yemek yememeye (anoreksi) bağlı hipotalamus bezi bozukluğunda ortaya çıktığını vurguladı. 

‘Tedavi için ana neden ortaya çıkarılmalı’

Op. Dr. Sema Ovalı, “Anormal kanamaların tedavisinde; öncelikle anormal kanamaya yol açan ana neden ortaya çıkarılmalı ve bu nedene yönelik tedaviler uygulanmalıdır. Diğer yandan, progesteron veya östrojen içeren ilaçlar veya her ikisini birden içeren doğum kontrol hapları veya progesteron içeren rahim içi araç kullanılması de düşünülebilir” dedi.

“Anormal kanamaların bir diğer nedeni, düzenli yumurtlama olmasına karşın rahim içindeki damar ve doku bozukluklarıdır” diyen Op. Dr. Sema Ovalı, “Bu tip kanamalar çok nadirdir; hormon tedavileri genellikle etkili olmaz, ancak ağrı kesici ilaçlar ile şikayetler gerileyebilir. Rahim içi doğum kontrol araçları kullanan kadınlarda görülen kanamalar da bu yöntemlerle azaltılabilir” diye konuştu.

Doğurganlık çağındaki bir kadında düzensiz kanama olduğunda, öncelikle gebelik, dış gebelik ve düşük ihtimallerinin akla gelebileceğini hatırlatan Op. Dr. Sema Ovalı, eğer kadın yeni doğum yapmış ise emzirmeye bağlı düzensiz kanamaların da ortaya çıkabileceğini ifade etti.

Teşhiste, muayene ve ultrasonografi önemli

Endometriumun kanseri veya kanser öncesi hiperplazileri, rahim ağzı kanseri veya kanser öncesi lezyonları, myomlar, polipler ve kronik enfeksiyonların anormal kanamaların en korkulan nedenleri arasında sayıldığını belirten Op. Dr. Sema Ovalı,  şunları kaydetti: “Teşhiste, muayene ve ultrasonografi en önemli yöntemlerdir. Servikalsmear testi, rahim içi kalınlığın artması durumunda kürtaj ile materyal alınıp incelenmesi, (endometriyal biyopsi) içeriye sıvı verilerek yapılan ultrasonografi, hem teşhis hem de tedavinin bir arada yapılabildiği histeroskopi ile rahim içini gözleyip sebebi görüp polip veya myom gibi oluşumların çıkarılması, kanayan dokuların yakılması aynı seansta yapılabilir.”

Menopoz öncesi dönemdeki kadınların adet gününe bakılmaksızın endometrium kalınlığı 12 mm’yi geçiyorsa mutlaka biyopsi yapılmasını öneren Op. Dr. Sema Ovalı, “Ayrıca, 35 yaşın altındaki kadınların tedaviye cevap vermeyen kanamaları varsa, 35 yaş üstü kadınların da düzensiz kanamaları olduğu an, derhal biyopsilerinin yapılması gerekir” dedi.

Sebep ortaya çıkarıldıktan sonra gerekli cerrahi müdahalelerin duruma göre laparoskopik veya açık ameliyat şeklinde yapılabileceğini dile getiren Op. Dr. Sema Ovalı , “Bazen, anormal kanamanın hiçbir nedeninin bulunamadığı ve ilaç tedavilerinin etkisiz olduğu durumlarda, menopoza yakın olan ve çocuk isteği bulunmayan kadınlarda rahim ağzı bırakılarak yapılan laparoskopik histerektomi (rahmin çıkartılması) uygun bir tedavi yöntemidir” diye konuştu.

Yorumlar