Beslenmede eksilen besin maddelerine dikkat!

Artan gıda teknolojileriyle birlikte yiyecek tüketimimiz artsa da yiyeceklerden aldığımız besleyici maddeler azaldı. Karnımızı tıka basa doyursak da beslenme kalitemiz düştü. Sonuç olarak fazla kilolu ve kötü beslenen insanlar oluverdik.

Rafine unlarla üretilen işlenmiş gıdalar ve işlenmiş şeker yüksek kalori miktarı sağlamasına rağmen besin maddeleri bakımından yetersizdir. Yağ, protein ve karbonhidrat gibi makro besinler bu noktada önem taşımıyor. Önemli olan vitamin ve mineraller gibi mikro besinleri tüketmek.

Mikro besin maddelerinin yetersiz tüketimi migren, yorgunluk ve anksiyete bozukluklarına sebep olabilir. Uzunca bir süre bu şekilde mikro besinler açısından yetersiz beslenildiğinde ise osteoporoz ve kalp hastalığı gibi oldukça ciddi durumlar ortaya çıkıyor.

Uzmanlar beslenmenin 5 anahtar besin maddesini nasıl ve ne kadar tüketmeniz gerektiğini açıkladı! İşte sağlık için gerekli 5 mikro besin maddesi!

Magnezyum hücrelerinizin yüzlerce biyokimyasal reaksiyon için hitiyaç duyduğu en temel besin maddesi. Hücrelerin enerjisini sağlayan ATP'lerin aktif hale gelebilmesi için magnezyumla bağ kurması gerekir.

Yapılan araştırmalar magnezyum eksikliğinin kanser, felç, ve hatta tip 2 diyabet hastalığına bile yol açabildiğini gösterdi.

Neden magnezyum eksikliği yaşıyoruz? Magnezyum sebze, meyve gibi tam besimlerde bulunuyor. Birçok kişinin yoğun miktarda tükettiği işlenmiş gıdalar magnezyum açısından yeterli değil.

Ne yapmak lazım? Baklagil, kinoa ve kahverengi pirinç gibi tam tahıllar, koyu yeşil yapraklı sebzeler, çekirdekler ve fındık çeşitleri iyi birer magnezyum kaynağıdır. Bu yiyecekleri tüketebilir ya da günde 200mg ile 400mg arasında değişen magnezyum takviyelerinden alabilirsiniz.

Omega-3 yağ asitleri birçok kronik hastalığın temelinde bulunan iltihapları önler.

Ayrıca yapılan araştırmalara göre omega-3 yağ asitleri depresyon ve bunamayı engelliyor, kanser riskini azaltıyor ve eklem sağlığını güçlendiriyor!

Neden omega-3 eksikliği yaşıyoruz? İnsanlar tarihin ilk çağlarında, yoğun olarak omega-3 yağı bakımından zengin balıklarla besnlenmiş ve bu ihtiyaçlarını karşılamakta sorun yaşamamışlar. Fakat balık çeşitleri günümüzde oldukça seyrek tüketilmekte.

Ayrıca tüketilen sağlıksız yiyeceklerde bulunan omega-6 yağı, faydalı omega-3 yağlarının vücutta kullanımını engelliyor.

Ne yapmak lazım? Her hafta en az 1 öğün yağlı balık türlerini tüketerek omega-3 ihtiyacınızı karşılayabilirsiniz. Organik etler ve yumurtalarda oldukça kuvvetli birer omega-3 kaynağıdır.

Omega-3 eksikliğini gidermek için balık yağı tüketebilirsiniz.

E Vitamini serbest radikalleri yokeden ve nötrleştiren güçlü bir antioksidan. E vitamini ayrıca bağışıklık sistemi için de büyük bir önem taşıyor. Vücuda bakteri ve virüs istilalarını önlerken, alyuvarlara yardım edip oksijen temin eden E Vitamini, vücudun düzgün gelişimi için önemli.

Neden E vitamini eksikliği yaşıyoruz? Birçok kişi et ağırlıklı sebze açısından yetersiz bir şekilde besleniyoruz ve bu da E vitamini açısından yetersiz gıda tüketimine neden oluyor.

Ne yapmak lazım? E vitaminini, fındıklar, çekirdekler, keten tohumu yağı, zeytinyağı, koyu yeşil yapraklı sebzeler ve avokado gibi yağ içeren yiyeceklerde bulabilirsiniz.

E vitaminini besin takviyesi olarak almak tavsiye edilmezken beslenme biçiminizi değiştrerek bu vitaminin besleyiic özelliklerinden faydalanabilirsiniz!