Uzun süre yalnız kalmış, ilişki kurmamış insanlar yeni bir ilişkiye başlamaya korkarlar mesela. Cesaret edemezler, neden olduğunu bilmeksizin adım atmak istemez ve kabuklarına çekilirler. Belki de bu yersiz korkuları yüzünden hayatlarının aşklarını kaçırdıklarının asla farkında değillerdir.
Böyle durumlarda ne yapmak gerekir diye sorarsanız, öncelikle kendinizi bir dinlemenizi tavsiye ediyoruz. Kendinize şu soruları sormalısınız; ''ben kimim, nasıl biriyim, ne istiyorum, nasıl yaşamak istiyorum, şuan mutlu muyum ve nasıl mutlu olabilirim?'' eğer bu soruların cevabını siz kendinize verebiliyorsanız henüz yalnızlık korkunuzun başındasınız demektir, ama sorulara hiç bir cevap bulamıyorsanız kronik bir yalnızlık durumuna hapsolmuş olabilirsiniz. Böyle durumlarda yapılacak en mantıklı şey, mutlaka bir uzmana başvurmak olmalıdır.
Kendi içinizde yaşadığınız ve sesli olarak dile getirmeye korkutuğunuz şeyler olması çok normal, yapmanız gereken karşınızdaki kişinin sizi iyileştirmek için orada olduğunu unutmamak olmalıdır. Karşınızdaki doktor ruhunuzun yaralarını iyileştirecek kişidir, belki de yalnızlığınıza ortak olacak ilk kişi. Ona bir şans verin ve sizi içine düştüğünüz karanlıktan çıkarmasına izin verin. Unutmayın, hiç bir yalnızlık tercih edilmez, bazen önceden var olan şeyler bazen de sonradan yaşadığımız hayal kırıklıkları ile yalnızlığa sürükleniriz. Herkes bu geçiş dönemini yaşar, önemli olan yalnızlığı hayat yolculuğunda uğranmış bir durak olarak görüp, yolun sonuna doğru devam edebilmektir...