Aşk hayatta yaşadığımız en güzel duygulardan biridir. Sebepsiz yere insanı gülümsetir, mutlu eder, bazen aptallaştırır. Aslında aşkın her hali güzeldir, acısıda buna dahil. Çok eski bir şifacı der ki; ''kırık bir kalbin olduğu için şanslısın, en azından bir kalbin olduğunu gösterir...'' Peki bilimsel olarak aşkın vücudumuzdaki etkilerini biliyor musunuz? Çalışmalar sevginin ifadelerinin kalp atış hızınızı yarı yarıya azalttığını gösteriyor. Bu stresli durumlarda daha da etkilidir ve uzun vadede kalp rahatsızlığı riskini azaltır.
Ayrıca, aşk hormonu olarak bilinen ve dünyadaki en şaşırtıcı moleküllerden biri olduğuna inanılan oksitosin salgılanarak stres ve kan basıncı düşer. Özgüven artar depresyonla savaşmamıza yardımcı olur. Aşk, vücudunuzun hastalıkla savaşmasına yardımcı olur. El ele tutuşmak, jestler bağışıklık sistemimizi geliştiren endorfin üretimini arttırır.
Aşk uykusuzluğu tedavi eder
Aşk hormonları (oksitosin ve endorfinler), stresten sorumlu hormon olan kortizol salınımının etkisini azaltır. Çalışmalar, cinsel ilişkiye girmenin iyi bir gece uykusu için etkili tedavilerden biri olduğu da kanıtlanmıştır.
Ömrünüzü uzatır
Araştırmalar gösteriyor ki, özellikle evliliği iyi olan kişiler daha sağlıklı besleniyor, daha iyi dinleniyor ve daha az stresli. Bu da, sevgi dolu ve bağlı bir ilişki içinde olan kişilerin daha uzun yaşama eğiliminde olduklarını gösteriyor.
Aşk terapidir
İnsanlar birçok nedenden dolayı dinlenmek ve anlaşılmak istedikleri için tedaviye başvurur. Dünyadaki tüm uzmanların arasından, size en etkin ve en kapsamlı "terapi" sunacak kişi eşiniz veya sevgilinizdir. Ancak sosyal endişeler, fiziksel, zihinsel durumuzla başa çıkabilmenin ana yolu ''tıp''tır.