ÇOCUKLARINIZI AĞLARKEN BIRAKMAYIN: Çalışan annelerin hafızaları, kapıda dakikalar süren ayrılmama anları, hüngür hüngür ağlayan çocuk halleriyle doludur. Bu her çalışan annenin yaşadığı kimisinin ise çok ağır yaşadığı bir şeydir. Sırf bu nedenle çalışma hayatını sonlardıran annelerin olduğu da bir gerçek. Bu hem anne hem de çocuk için son derece yıpratıcı. Bunu çözmek için çalışan annelerin çocuklarıyla güvenli bir bağlanma sağlamaları gerekir. Ayrılışların kaliteli olması ilişkiyi de kaliteli hale getiren bir şeydir. Çalışan anneler çocuklarıyla iş dışındaki saatlerde kaliteli paylaşımlar yapmalı, çocuklarının onlara doymasını sağlamalılar. Ayrıca yaşı uygun çocuklara ayrılışların nedenleri açıklanmalı ve dönüş saatine ilişkin somut bir bilgi verilmeli. Mesela 'en çok sevdiğin çizgi film bittiğinde ben gelmiş olacağım' diyebilirsiniz. Eğer sürekli çocuğunuz ağlarken onu bırakıp gidiyorsanız yada o görmeden kaçayım diyorsanız asla onaramayacağınız kaygı sorunlarına neden olursunuz.
KENDİNİZİ VE ÇOCUĞUNUZU BAŞKA ANNE VE ÇOCUKLARLA KIYASLAMAYIN: Çalışan annelerin düştüğü en büyük hatalardan biri de sürekli kendilerini ve çocuklarını diğer anneler ve çocuklarıyla kıyaslamaktır. Kendi eksikliklerini sürekli görmek yada çocuğunun davranışlarını sürekli eleştirmek anne-çocuk ilişkisinde büyük yaralanmalara neden olur. Hiç bir anne ve tabiki hiç bir çalışan anne mükemmel değildir. Kusurlu olduğunuzu eksiklerinizin olduğunu kabul edin ve bunları gidermek için kendinize has çözümler üretin. Ve sonunda çocuğunuz mutluysa detaylara çok takılmayın.
ZAMANA DEĞİL NİTELİĞE ÖNEM VERİN: Çalışan annelerin düştüğü bir diğer hata ise 'bütün gün yanında yokum, akşam 1 saat oynasak ne değişir' gibi zamana odaklı düşünmeleridir. Çocuklar için anne ve babalarıyla geçirdikleri zamanın uzunluğu değil niteliği önemlidir. Çocuklar, bütün gün onunla zaman geçiren diğer yetişkinler yerine kendisiyle kaliteli, sevgi dolu ve nitelikli bir yarım saat geçiren ebeveynini örnek almayı tercih ederler. Anne ve babalar çocuklar için açık ara en önemli rol modeldir. Bu nedenle çocuğunuzla birlikte kaldığınız saatlerde gerçekten ona odaklandığınız zaman dilimleri yaratın. Oyunlar oynayın, gülün, dans edin, birlikte yemek yapın, sofra hazırlayın... Ama her ne yaparsanız yapın odağınızda hep çocuğunuz olsun.
SARILIN VE GÜVENDE HİSSETMELERİNİ SAĞLAYIN: Sarılmak hem çocuklara hem de biz yetişkinlere iyi gelen çok değerli bir şeydir. Siz de kötü bir gün geçirmiş olabilirsiniz çocuğunuz da. Sarılmak bütün günün yaralarını ortadan kaldırabilir güçte bir kimyadır. Çocuğunuza akşam uykusundan önce mutlaka sarılarak sevginizi hissettirin. Sabahları yine sarılarak uyanmalarına yardımcı olun. Bir çocuğun ne kadar sarılmaya ihtiyacı olduğunu bilemeyiz bu nedenle onlar sizden ayrılıncaya kadar sarılmayı sürdürün!
Deniz Temur'u sosyal medyadan takip etmek ve çocuğuyla ilgili yaşadığı sorunları paylaşmak isteyenler için sosyal medya hesapları şöyle: facebook.com/obenimannem , instagram.com/obenimannem