Muhterem Nur ilk kez anlattı: ‘Ölüme terk edildim, tecavüze uğradım...’

-Oysa Kosova'da başka bir hayatları var değil mi? Tabii, büyükbabam çok zengin. Kosova'nın en zengin adamı, bana faydası olmayan bir zenginlik. Kumaş fabrikası varmış. Ama insanlar tarafından pek sevilmeyen biriymiş. Görseydim keşke onu. -Sonra… Sonra o kadın ölüyor. Şevkiye Teyzem beni yanına aldırmaya karar veriyor. İki yaşındayım. Beni kaçak sokuyorlar Türkiye'ye. Tekirdağ, sonra da Eyüp Sultan'a geliyoruz. Bu arada ben hiç konuşmuyorum. 1947'de teyzemin oğlu oluyor, kardeşim dediğim Mehmet dünyaya geliyor. Sonra kocası ölüyor ve bir süre sonra “Tek başına bir kadın, hem de gavur! Yalnız kalmasın” demişler. Bir daha evleniyor.