Türkler cinsel açıdan ne kadar aktif?
Türkiye’de cinsellikle ilgili tutum ve davranışları ortaya çıkarmayı hedefleyen “When it comes to sex” (Cinsellik söz konusu olduğunda) araştırmasının sonuçları neler gösteriyor?
Pfizer’in, bağımsız araştırma ajansı Vision Critical
aracılığıyla 8 Avrupa ülkesinde (Türkiye, Rusya, Macaristan, Çek
Cumhuriyeti, Polonya, Ukrayna, Sırbistan ve İsrail) toplam 4108
kişiye yaptırmış olduğu cinsel mutluluk ile ilgili “When it comes
to sex” (Cinsellik söz konusu olduğunda) anketi Türklerin
cinselliğe bakış açısını ortaya koyuyor.
Bu araştırma Türkiye’de 36-65 yaş arasındaki kadın ve erkeklerin
cinsel tavır ve davranışları hakkında ilgi çekici bilgiler
sunuyor.
Online olarak gerçekleştirilen ankete 36-65 yaşları arasındaki
2087 erkek ve 2021 kadın olmak üzere toplam 4108 kişi dahil edildi.
Türkiye’den 289 erkek, 265 kadın olmak üzere 554 kişi anketi
yanıtladı. Araştırmanın Türkiye sonuçlarının açıklandığı 18
Aralık’taki basın toplantısında Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Cem
İncesu ile Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Haluk Kulaksızoğlu araştırma
sonuçlarını yorumladı.
Cinselliğin çok rahat konuşulamadığı ve doğru bilgiye ulaşmanın zor
olduğu toplumumuzda en çok merak edilen konular arasında cinsel
sağlık başı çekiyor. Türkiye’de cinsellikle ilgili tutum ve
davranışları ortaya çıkarmayı hedefleyen “When it comes to sex”
(Cinsellik söz konusu olduğunda) araştırması, kadınların
çoğunluğunun (%58) cinsel yaşamlarını iyileştirmek için eşlerinin
daha sert bir ereksiyona sahip olmasını istediklerine işaret
ediyor.
Prof. Dr. Cem İncesu “When it comes to sex” (Cinsellik söz konusu
olduğunda) araştırması sonuçları hakkında “Bu araştırmanın
sonuçları Türkiye’de orta ve ileri yaş grubunun aktif bir şekilde
cinsel yaşamlarını sürdürdüklerini göstermesi açısından önemlidir.
Bir başka önemli sonuç da bu grubun cinselliği cinsel birleşmeden
ibaret görmeyip ön sevişme süresi, partnerin cinselliğe hazır ve
istekli olması ve ereksiyon kalitesi gibi unsurlar açısından cinsel
yaşamın kalitesine de önem verdiklerinin görülmesidir” şeklinde
görüş bildirdi.
Doç. Dr. Haluk Kulaksızoğlu ise cinsel sorunların gündelik hayata
ne kadar ve nasıl yansıdığının bilinmesi için “When it comes to
sex” (Cinsellik söz konusu olduğunda) araştırmasının önemini
vurgulayarak araştırma sonuçlarıyla ilgili olarak, “Hastalara
etkili, güvenli ve kullanımı basit tedavi seçenekleri
sunabildiğimiz 1990’ların ikinci yarısından itibaren cinsel
sorunlar konuşulur olmaya başladı. Bu konuda tedavi yaklaşımlarının
oluşturulması toplumsal cinsel alışkanlıkların bilinmesine
dayanmaktadır. Bütün dünyada yapılan araştırmalar 40-70 yaş
grubunda neredeyse küresel olarak her 3 erkekten 2’sinde cinsel
sorunlar olduğunu ortaya koyuyor” dedi.
“Konuşulması oldukça sıkıntı verici cinsel sorunlarla ilgili
karşılaştığımız en büyük problemlerden bir tanesi insanların
kafasındaki yanlış bilgilerdir. Bilimsel olmayan veriler, kulaktan
dolma sözler, özellikle de internetin herkes tarafından bu kadar
yaygın kullanılması, hastalar üzerinde bu konuda yardım alıp
almamaya karar verme veya tedavi aşamasında yanlış yönlendirici
olabilmektedir. En basit örnek, toplumda yaş ve cinsellik konusunda
kurulan bağlantının bu araştırma sonucuna göre aslında o kadar da
doğru olmadığının görülmesidir. Araştırmada 56-65 yaş grubu
katılımcılar aktif cinsel hayatlarının devam ettiğini
bildirmişlerdir” diyen Doç. Dr. Haluk Kulaksızoğlu “Bu noktada
cinsel sorun yaşayan bireylerin doğru bilgiye, en kısa ve etkin
şekilde ulaşması için oluşturulan www.sertkonusalim.com web
sitesinin hazırlıkları son aşamaya gelmiştir. Bu site sayesinde
bireyler kendi şikayetleri ile ilgili bilgiye ulaşabilecek ve
gerçekten bir sorun olup olmadığı konusunda kendilerini
değerlendirme imkanına sahip olacaktır” diyerek sitenin yaratacağı
bilinçlendirmenin kişileri yanlış bilgilerden, kendilerini zor
durumda bırakabilecek tedavilerden veya beklentilerden koruyacağına
inandığını ifade etti.
Araştırma
Sonuçları
Araştırma sonucunda, sanılanın aksine orta yaş üstü kişilerin de
hareketli bir cinsel yaşam sürdükleri, cinsel ilişki süresinin
ortalama olarak birkaç dakika olduğu ve tatmin için ön sevişme ve
sertlik gibi bazı unsurların önemli olduğu anlaşılıyor. Cinsel
açıdan tatmin olma hissinin yaşama genel bakış açısından yüksek
önem taşıdığı da araştırmanın bulguları arasındadır.
Orta ve ileri yaş grubu
hareketli bir cinsel yaşam sürüyor
Farklı yaş gruplarında cinsel ilişki sıklığının araştırıldığı
çalışmada Türkiye’de bireylerin büyük çoğunluğunun (%90) ayda en az
1-3 kez cinsel ilişki yaşadığı ortaya çıktı. Yaş gruplarına göre
bakıldığında, Türkiye’de çoğu yaş grubunun oldukça aktif bir cinsel
yaşam sürdüğü belirlendi. Araştırmanın ilgi çekici sonuçlarından
biri, 56-65 yaş arası insanların %78’inin ayda en az 1-3 kez cinsel
ilişki yaşadığını ifade etmeleri oldu. Daha genç yaş
grubundakilerin (36-45) yarıdan fazlası (%72) haftada en az 1-3 kez
cinsel ilişki yaşarken, 56-65 yaştakilerin yaklaşık yarısı da (%46)
aynı derecede aktifler.
Sadece birkaç dakika
sürüyor
Katılımcılardan cinsel ilişkilerinin ortalama ne kadar sürdüğünü
de belirtmelerinin istendiği araştırmaya göre, erkek ve kadınların
üçte birinden fazlasının (%38) ilişkisi 3-10 dakika sürüyor. 56-65
yaş arasındakilerin %42’sinde ilişki 10 dakikadan kısa sürüyor.
Sonuçlar uzun süreli cinsel ilişkiden ziyade, kısa süreli ve tatmin
edici bir cinsellik yaşamanın önemini vurguluyor.
Tatmin için ön sevişme
önemli
Araştırmada katılımcıların %68’i “fiziksel ön sevişmenin”
kendilerinin ve eşlerinin cinsel tatmininde en önemli ya da ikinci
önemli unsur olduğunu belirttiler. Hem kadınlar, hem de erkeklerin
ön sevişmenin önemini vurgulaması dikkat çekti. Bu konuda ikinci
sıradaki yanıt “istediğinde cinselliğe hazır olması” olurken,
üçüncü sıradaki yanıt ise “penetrasyona yetecek sertlikte ve sık
ereksiyon” oldu. Böylece ilişki anı geldiğinde iyi performans
gösterebilmenin bireysel düzeydeki kriterleri belirlenmiş oldu.
Erkekler için bu, başarılı ilişki için yeterli sertlikte ereksiyonu
sürekli gerçekleştirip sürdürmek olarak tanımlanabilir. Ayrıca
fiziksel ön sevişmenin cinsel tatmin sağlama açısından her
istediğinde cinselliğe hazır olmaktan daha önemli olduğu ortaya
çıktı.
Ne kadar sert, o kadar
iyi
Genel olarak birçok kişi (%63) cinsel yaşamlarının kalitesini
artırmak için daha sert bir ereksiyona sahip olmak (veya
partnerinin sahip olmasını) istiyor. Kadınlar açısından bu istek
yaş ilerledikçe artarken, tüm yaş gruplarında büyük çoğunluk
partnerlerinin ereksiyonunu artırabilmeyi arzu ediyor. Cinsiyete
göre bakıldığında, erkekler bu yöndeki ihtiyaçlarını daha fazla
vurguluyor. Orta yaş grubunda (36-45 veya 46-55) on erkekten sekizi
(%79-82), üst yaş grubunda (56-65) ise on erkekten yedisi
(%73) ereksiyon sertliğini artırabilmeyi dilediklerini söylüyor.
Benzer şekilde, ortalama dört kadından üçünün (%76) cinsel
hayatlarının daha iyi olması için eşlerinin daha sert ereksiyon
olmasını istediği ortaya çıkıyor.
Kişinin hayata genel bakışı
açısından önemli
Araştırmada ayrıca katılımcılara cinselliğin, hayatı
algılamaları konusunda ne kadar önemli olduğu sorularak, cinselliğe
yönelik tavır daha geniş bir düzeyde de incelendi. Buna göre, kadın
ve erkeklerin büyük çoğunluğu cinsel açıdan tatmin olma hissinin
yaşama genel bakışları açısından önemli veya çok önemli olduğunu
kabul ediyor. Bu durum özellikle, bunu ifade eden erkeklerin dörtte
üçünden fazlası (%80) için geçerli. Kadınların da yaklaşık üçte
ikisi (%62) cinsel açıdan tatmin olma hissinin önemli bir faktör
olduğunu kabul ediyor.
Anketin
ayrıntıları
Anket 2012 yılında bağımsız araştırma ajansı Vision Critical tarafından Pfizer sponsorluğunda 8 Avrupa ülkesinde (Türkiye, Rusya, Macaristan, Çek Cumhuriyeti, Polonya, Ukrayna, Sırbistan ve İsrail) yapıldı. Online olarak gerçekleştirilen çalışmaya 36-65 yaşları arasındaki 2087 erkek ve 2021 kadın olmak üzere toplam 4108 kişi dahil edildi. Türkiye’den 289 erkek, 265 kadın olmak üzere 554 kişi anketi yanıtladı. Bildirilen sonuçlar sadece Türkiye’den elde edilen yanıtlara dayanmaktadır.