Tükenmişlik sendromu nedir ruhum yaşlı diyenler depresyona girebilir!
Tükenmişlik sendromu nedir? Tükenmişlik sendromu nasıl geçer? Günlük hayatınızda sürekli olarak ruhunuzu yaşlı hissediyorsanız depresyon peşinizde olabilir!
Günl hayatın koşturması ve yoğun tempoya uyum sağlamak yorucu olabilir. Hatta zaman zaman ''Yaşım 20 ama 40'mış gibi hissediyorum'' cümlelerini sıklıkla duyuyoruz. Ancak çoğu zaman önemsemeden geçtiğimiz bu durumlar tükenmişlik sendromu ve depresyonun bunamaya neden olabilir. Uzmanlar ''Ruhum yaşlı’ diyen gençlerin beyni risk altında olabilir” uyarısında bulunuyor. Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Barış Metin, yaşlanmaya dair önemli değerlendirmelerde bulundu.
TÜKENMİŞLİK VE DEPRESYON UZUN SÜRELİ OLURSA
DİKKAT!
“Ruh ile beyni birbirinden ayırmamak gerekir” diyen Doç. Dr, “Ruh dediğimiz şeyi yaratan organ aslında beyindir. Yani ruhun yaşlanması, aynı zamanda beynin yaşlanmasıdır. Bu nedenle ruhum yaşlı diyen gençlerin beyni de risk altında olabilir. Bu gibi durumlar genelde Tükenmişlik Sendromu ve depresyon denilen hastalıklarda görülür. Bu durumlarda kişideki tükenme hissine ek olarak beyin de hızlı yaşlanır. Sinir hücreleri yani nöronların sayısı hızlıca azalır. Tükenmişlik ve depresyon uzun süreli olursa demans yani bunamaya da neden olabilir” uyarısında bulundu.
BAĞIMLILIK YAPICI TOKSİK MADDELER YAŞLANMAYI HIZLANDIRIYOR!
Beyinde yaşlanmayı hızlandıran faktörlerin başında; depresyon, bunamalar ve bağımlılık yapıcı toksik maddeler gelir. Bu hastalıkları olan ve toksik madde kullanan bireylerin beyninde daha hızlı yaşlanma ve küçülme görülür. Beyin nöronları sağlıklı bireylere göre daha hızlı ölür, beynin hacmi azalır ve içindeki sıvı miktarı artar. Yapılan bir çalışmada bağımlılık yapıcı madde kullanan bireylerin beyinlerinin sağlıklı bireylere göre çok daha küçülmüş olduğunu bulduk. Beyni yaşlanmaktan koruyan faktörlerse kendini iyi hissetme, keyif alınan işler yapma, mutlu olma duygusu ve egzersizdir. Beynini sağlıklı aktivitelerde sürekli kullanan bireylerin beyni genç kalmaktadır. Spor yapan bireylerin beyinleri de yapmayanlara göre daha sağlıklı ve büyük olur.
“Beyin hacminin küçülmesi, fonksiyon azalması anlamına gelmez”
Bu değişiklikler genelde beynin fonksiyonlarında azalma şeklinde bilinir. Aslında tam olarak böyle değildir. Yaşlandıkça beynin hızlı karar verme ve bellek gibi fonksiyonlarında azalma olurken, mantık yürütme, analiz etme ve bunlara bağlı karar verebilme yetenekleri artar. Beyin yapısına baktığımız zaman yaşlanmayla birlikte bir miktar küçülmeden söz edilebilir. Ancak hacimce küçülme her zaman fonksiyon azalması anlamına gelmez. Beyin fonksiyonunu belirleyen ana etmen sinaps yani nöronlar arası bağlantı sayısıdır. Sağlıklı yaşlanmada beyin nöronlarını kaybederken sinaps’lar yoluyla tecrübe kazanır ve öğrenir. Yaşlandıkça öğrenme sanıldığı gibi durmaz. Beyin her yaşta yeni sinaps yapabilme özelliğine sahiptir.
SAĞLIKLI BEYİN YAŞLANMASI SİZİ KORKUTMASIN!
Bütün organlarımız gibi beyinde de yaşlanma görülür. Ancak beyin yaşlanmasının normal yaşlanma ve anormal yaşlanma olarak iki tipi vardır. Normal yaşlanmada beyinde hücre (nöron) sayısı azalır. Ancak bu azalma fonksiyonlarda kayba neden olmaz. Yani beyin kendine yetecek kadar nöron ve sinapsı korur. Anormal yaşlanma ise bunama gibi nörodejeneratif hastalıklarda görülür.
Bu hastalıklarda nöron sayısı çok hızlı azalır. Bu durum da kişinin bellek, dikkat gibi yaşamını idame ettirmesine yarayan fonksiyonlarında ciddi kayıplara neden olur. Sağlıklı beyin yaşlanması korkulacak bir durum değildir. Yaşlandıkça bazı fonksiyonlarımızın eskiye göre daha zayıf olması doğal bir süreçtir.
DEPRESYON HASTALIĞINDAN KENDİNİZİ KORUMAK İÇİN...
Öncelikle yaşamdan beklentimiz, hayallerimiz, umutlarımız, ideallerimizin olması, yakınlarımızla birlikte mutlu bir yaşam sürmemiz, kaliteli sosyal ilişkiler kurmamız, çalışmamız ama gerektiğinde dinlenmeyi bilmemiz bizi beyin yaşlanmasına karşı korur. Beyin yaşlanmasını hızlandıran depresyon hastalığından özellikle korunmalı ve varsa bir uzmana başvurmalıyız. Sağlıklı beslenme, tek tip beslenmeden kaçınma beynimizi korur. Bunun yanında fiziksel egzersiz ve spor da beyni yaşlanmaktan kurtarır.