Migren ağrılarını nasıl kontrol edebiliriz?
Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Geysu Karlıkaya aniden bastırabilen migren ataklarının sebeplerini sıralayarak 'günlük tutmanın' yararlarından bahsediyor.
Migreni tetikleyen faktörlerin iyi tanınması ağrı sıklığı ile şiddetini azaltmada en etkili yöntemlerden biri. Ancak her migren hastasının ağrıyı tetikleyen faktörleri farklı olabiliyor.
Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Geysu Karlıkaya, bu nedenle migren hastalarının ne yiyip ne içtiklerini not düştükleri 'migren günlüğü' tutmaları ve ağrıdan önceki birkaç gün süresince stres, koku, alkol veya kafein gibi tetikleyici faktörlere maruz kalıp kalmadıklarını not etmeleri gerektiğine dikkat çekiyor. Çünkü migreni tetikleyen faktörlerini iyi bilen ve onları engellemeye yönelik tedbirler alan migren hastalarının ilaç kullanmadan ağrıların sıklığı ile şiddetini azaltmaları mümkün olabiliyor.
Ağrı günlüğü işe yarar mı?
Migren tanısı için öncelikle hastanın yakınmaları detaylı olarak dinleniyor. Hastanın ağrı özellikleri hakkında yeterli bilgi edinildikten sonra fizik ve nörolojik muayene bulgularına göre ileri tetkiklere gerek duyulup duyulmadığına karar veriliyor. Bazı hastalarda kan tahlilleri veya beyin tomografisi ya da manyetik rezonans görüntüleme gibi görüntüleme incelemelerinden faydalanılıyor. Ardından hastadan migren günlüğü tutması isteniyor. Bu günlükte ağrının sıklığı, süresi, yeri, karakteri (zonklayıcı, yanıcı, batıcı vs), ağrıyı arttıran ve azaltan faktörler ile kullanılan ilaçlar yer alıyor. Günlük takipler tedaviyi düzenleme açısından önemli olduğu gibi, hastanın da kendi ağrısını daha iyi tanımasına yardımcı oluyor. Bu şekilde daha sonra ortaya çıkan farklı baş ağrıları daha iyi ayırt edebiliyor.
Migreni tetikleyen etkenler nelerdir?
Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Geysu Karlıkaya, migreni tetikleyen faktörleri şöyle sıralıyor:
Stres: En iyi bilinen migren tetikleyicilerinden birini oluşturuyor. Yapılan farklı çalışmalarda, yüzde 60-80 gibi yüksek bir oranda migren tetikleyicisi olarak tanımlanıyor ve en sık migren tetikleyicisi olarak yerini koruyor.
Kafein/nikotin fazlalığı: Fazla kafein ve nikotin tüketimi migren ağrısını tetikleyebiliyor. Ancak bunun tersi de olabiliyor. Örneğin her gün belli bir miktarda kafein alan bir kişi aniden düzenli kafein alımını durdurursa ağrılar benzer şekilde tetiklenebiliyor.
Kokular: Bazı parfümler, sigara, tiner veya boya kokusu migren tetikleyicisi olabiliyor.
Uyku düzeninde değişiklikler: Hem uykusuzluk hem de fazla uyumak migreni tetikleyebiliyor. Geç yatılan bir gecenin sabahında ağrı olabileceği gibi, hafta içi her gün belli bir saatte uyanan kişi, hafta sonu 1-2 saat fazla uyuduğunda migren tipi baş ağrısı ile uyanabiliyor.
Hormonlar: En iyi bilinen migren tetikleyicilerinden biri de, adet dönemi. Adet başlamadan 1-2 gün önce, adet ortasında veya adet sonlandıktan 1-2 gün sonra ağrı ortaya çıkabiliyor. Ağrı özellikle kandaki östrojen seviyesindeki ani azalmalar ile tetikleniyor. Bazı migrenlilerde ağrılar sadece adet döneminde ortaya çıkıyor.
Parlak ışıklar ve yüksek ses: Parlak ışıklar ve yüksek ses migren ağrısını tetikleyebiliyor. Ayrıca migren ağrısı sırasında parlak ışıklara ve yüksek seslere karşı duyarlılık ortaya çıkıyor.
Besin ve içecekler: Kuruyemiş, turşu, kurutulmuş meyveler, sosis vb. et ürünlerinde bulunan sodyum nitrat, eski peynirlerde bulunan tiramin, soya ve hazır çorbalar migreni tetikleyebiliyor. Bu besinlerin tüm migren hastalarına yasaklanmasına ise gerek yok. Sadece ağrıları bunlarla tetiklendiği net olarak gösterilen kişilerin ilgili besinlerden kaçınmaları öneriliyor. Daha önceleri çikolatanın da bir tetikleyici olduğu düşünülüyordu, ancak son yapılan çalışmalarda böyle bir ilişki kanıtlanamadı.
Alkol: Alkol en iyi bilinen tetikleyicilerden biri. Kırmızı şarap ise migreni tetiklediği en net bilinen içecek.
Hava değişiklikleri: Hava basıncında, ısısında veya nem oranında ani değişiklikler migreni tetikleyebiliyor. Migren hastaları özellikle havanın lodoslu olduğu zamanlarda ağrı sıklığında artış tarif ediyor.
Ani ve yoğun fiziksel aktivite: Aniden ve yoğun fiziksel aktivite migreni tetikleyebiliyor.Çünkü ani ve hazırlıksız akitivite ile vücudun oksijen ihtiyacı hızla ve net olmayan mekanizmalar sonucunda migreni tetikleyebiliyor.
Spor: Fiziksel aktivite konusunda da düzen önemli. Daha önce hiç yapılmamış bir fiziksel aktiviteye başlarken vücudun yavaş yavaş hazırlanması gerekiyor. Aşırı zorlamalarla tetiklenebilen migren ağrısını, aktivite öncesi 10 dakikalık bir ısınma süresi, yavaş yavaş arttırılan bir egzersiz programı ve spor sırasında yeterli sıvı alımı ile engellemek mümkün olabiliyor.
İlaçlar: Doğum kontrol hapları veya damar genişletici özelliğe sahip ilaçlar, migren hastalarında ağrıya sebep olabiliyor.