Mide rahatsızlıklarına karşı ne yapmalı?

Mide hastalandığında canımızı sıkan ağrı, hazımsızlık ve şişkinlik gibi birçok sorunu da beraberinde getiriyor. Özellikle olumsuz çalışma koşulları ve stres bu rahatsızlıklara zemin hazırlıyor.

Özel Avusturya Sen Jorj Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Meral Kayahan, mide hastalıklarıyla ilgili merak edilen soruları cevapladı:

Midemiz neden hastalanır?

Uzun süreli, stresli, yorucu, mola vermeden saatlerce süren çalışmalar sebebiyle midemizde aşırı asit salgılanması oluşur. Aşırı stresin sebep olduğu yüksek asit salınımı ve diğer faktörler (baharatlı yiyecekler, alkol, kronik sigara kullanımı) nonbakteriel gastrite  neden olabilir.  Diğer sebep ise helicobacter pyloridir. Ayaküstü beslenme alışkanlığı, gelişigüzel alınan ilaçlar (Aspirin, non-sterois anti enflamatuar ilaçlar), hijyenik kurallara uyulmadan hazırlanan gıdaları tüketmek (helicobacter pylori) ve stres mide hastalıklarının temel sebepleridir.

Bu karamsar tablodan en fazla payını alan midede gözlenen ağrılar, ekşime, yanma, şişkinlik, gaz, kramp, göğüs arkasında ağrı ve boğazda yanma ile ses kısıklığı en sık rastlanan belirtilerdir.

En sık görülen mide hastalıkları nelerdir?

En sık görülen mide hastalıkları Gastroözofageal Reflü (GÖFR) ve gastrittir. Bu iki hastalık birbirinden tamamen farklıdır. Gastrit kelime olarak midede oluşan inflamatuar (iltahabi, yangısal) süreçleri ifade etmektedir. Bakteriyel bir enfeksiyona veya tahrişe bağlı olarak gelişebilir. Helikobakter Pylori (HP) kronik gastritin en sık görülen nedenidir. HP ağız yoluyla alınarak mide mukozasına yerleşen ve burada gastrit olarak adlandırdığımız bir iltihap oluşturan spiral şeklinde bir bakteridir. Yaşlı popülasyonda daha fazla olmak üzere toplumumuzun yaklaşık %80’inin bu bakteri ile enfekte olduğu gözlenmiştir.

Ofis çalışanları daha çok hangi hastalık riskleri altında?

Günümüzde ofis çalışanları arasında en sık görülen rahatsızlıklar gastrit, ülser, GORH, hipertansiyon, obezite, ateriyosklerotik ve depresyondur.

Çalışan kişiler midelerini nasıl koruyabilirler?

Yaşam tarzlarında değişiklik yapmalılar. Eğer kişi obez ise ve özellikle karın çevresinde kilolar fazla ise öncelikle kilo vermesi sağlanıyor; düzenli egzersiz öneriliyor. Sigara alkol kullanımı, kahve gazlı içecekler ve baharatlı yağlı besinlerin tüketimi azaltılıyor. Hastanın yatak başını yükseltmesi yatmadan önce yemek yememesi, sıkı, dar giyecekler, korse ve kemerli pantolonlar kullanmamaları öneriliyor.

Çağın hastalığı olarak adlandırılan reflü neden oluşuyor,nasıl tedavi ediliyor?

GÖRH ‘ı mide içeriğinin yemek borusuna geri kaçmasıdır. Reflü, asitli mide içeriğinin yemek borusuna gelmesi ve uzun süre temas etmesiyle yemek borusunun asitten kendini koruma özelliğinin yok olmasından kaynaklanır. Mide asidik içeriğinin yemek borusuyla uzun süreli temas etmesiyle bu bölgede hasara yol açıyor ve yanma hissine yol açıyor. Yemek borusunun arkasında oluşan yanmanın yanı sıra ağıza gıdaların ve mide suyunun gelmesi kişiyi oldukça rahatsız ediyor. Reflü mutlaka teşhis ve tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır. Aksi halde ciddi sorunlar ortaya çıkabilir. Günümüzde endoskopi ve diğer testlerin yaygınlaşması ile kolayca teşhis edilebilen bir hastalıktır. Reflü şikayetleri olan hastalarda ilaç tedavisi çok önemli bir yer tutmaktadır. Asit baskılayıcı ilaçlar (proton pompa inhibitörleri), prokinetik ilaç tedavisi antiasit ilaçlar HP tespit edilen olgularda 10-14 günlük antibiotik tedavileri %80-85 oranında rahatlama sağlayabilmektedir.

Mide kanserlerinde riski arttıran faktörler nelerdir?

Mide kanserinin görülmesinde beslenme alışkanlıkları önemli bir yer tutmaktadır. Ülkemizde mangal eti önemli bir yer tuttuğundan etin tuzlanması ve pişerken yanması kansere yol açabilir. Nitrit ve nitrit tuzları midede kanserojen etkiye yol açabilir. Gastrit ya da ülsere yol açan helicobacter pylori bakterisi kansere neden olabilmektedir. Bu bakterilerin tedavisi kanser riskini azaltır.  Ayrıca kalıtsal faktörler, sigara ve alkol tüketimi de önemli rol oynamaktadır.