Gebelikte kaşıntı hakkında her şey!
Hayatınızın en güzel 9 ayında sizlerinde kaşıntısı ya da buna benzer sıkıntılarınız oluyor mu? Şimdi bu durumu Dr. Alper Mumcu açıklığa kavuşturacak.
Gebelik sırasında kadınlar daha önceden yaşamadıkları pekçok
değişik durumla karşılaşabilirler. Özellikle ilk gebeliğini
yaşayanlarda bu durumlar bebeğin sağlığı, ve ona zarar verip
vermeyeceği konusunda endişeye neden olabilirler.
Gebelik sırasında anne adayını hem fiziksel olarak hem de bebeğine
zarar gelip gelmeyeceği konusunda endişelendiren durumlardan birisi
de kaşıntılardır.
Pekçok kadın gebeliğin seyri sırasında vücudun belirlli
bölgelerinde ya da genelinde değişik derecelerde kaşıntı sorunu
yaşar. Kaşıntılar çoğu zaman hem anne adayı hem de bebek açısından
tehlike oluşturabilecek bir durumun habercisi değildir. Ancak bazı
özel durumlar da söz konusu olabilmektedir
Özellikle hızla büyüyen karın ve memeler etrafında kaşıntının
olması son derece normaldir. Bu bölgeler etrafında oluşan
çatlakların şilk belirtisi kaşıntıdır. Hormonal değişimler de
ciltte hassasiyeti arttırarak kaşıntıya yol açabilir.
Cilt gebelik sırasında nortmalden daha aktif bir organdır. Hem kan
akımları artar hem de ter bezlerinin çalışması hızlanır. Buna bağlı
olarak meme altlarında, kasıklarda ve diğer cilt kıvrımlarında
terlemeye bağlı döküntü ve kaşıntılar olabilir. Bu bölgelerde cilt
mantarı gelişebilir ve bu enfeksiyonlar da kaşıntıya yol
açabilir.
Vajina çevresindeki kaşıntılar genital mantar enfeksiyonuna, anüs
çevresindeki kaşıntılar ise hemoroid ya da basrak parazitlerine
bağlı olarak ortaya çıkabilir.
Artan östrojen düzeylerine bağlı olarak avuç içi ve ayak
tabanlarında kızarıklık görülebilir ve bu tabloya kaşıntı eşlik
edebilir. Durum doğumdan hemen sonra gerileyerek kaybolur.
Bunun dışında gebe olmayan bir insanda kaşıntıya neden olabilecek
egzema, cilt kuruluğu, besin alerjileri gibi durumlar da gebelikte
kaşıntının altında yatan neden olarak karşımıza çıkabilir.
Son olarak ise gebelik kaşıntıları gebeliğe bağlı cilt hastalıkları
ya da daha da önemlisi safra yolları ile ilgili problemlerin
belirtisi olabilir.
Hemen herkeste görülebilen basit kaşıntılar ile başa çıkmak için
alınabilecek basit önlemler vardır. Bunlardan en basiti çok sıcak
su ile banyo yapmaktan kaçınmaktır.Sıcak su cildi kurutarak
elastikiyetini azaltır. İdeal olan ılık su ile banyo yapmaktır.
Banyo sonrası sabun ve şampuanı iyice durulamak ve yumuşak bir
havlu ile iyice kurulamak önemlidir. Bazı parfümler ciltte
rahatsızlığa neden olabileceğinden kokusuz kremler ile vücudu
nemlendirmek yararlı olacaktır.
Yulaf özlü şampuan ve sabunların ciltteki basit kaşıntıları
gidermekte etkili olduğu bilinmektedir. Ülkemizde de satılan bu tür
ürünlerin tercih edilmesi yararlı olabilir. Bol ve pamuk bazlı
kıyafetlerin tercih edilmesi, günün çok sıcak saatlerinde sokağa
çıkılmaması da alınabilecek basit ama etkili önlemlerdir.
PUPPP
Gebe kadınların yaklaşık %1'inde göbek çevresinde kaşıntılı
kırmızı kabarıklıklar ortaya çıkar. Bu durum gebeliğin kaşıntılı
ürtiker plakları ve papülleri olarak (pruritic urticarial papules
and plaques of pregnancy (PUPPP) olarak adlandırılır. PUPPP
gebeliğin son 3 ayında ve ilk bebeğini bekleyen ya da çoğul gebelik
yaşayan anne adaylarında daha sık görülen bir durumdur.
Kızarıklıklar ilk başta karın çevresinde ve çoğu zaman eğer varsa
karın çatlaklarının etrafında başlar ve giderek kalçalara,
bacaklara ve hatta kollara doğru yayılır. Bu durum hm anne adayı
hem de bebek için zararsız olmakla birlikte bazen çok rahatsız
edici boyutta kaşıntıya neden olabilir.
Tanısı cilt doktoru tarafından konur. Tedavisinde ise rahatlatıcı
kremler ve gerekli durumlarda alerji ilaçları kullanılır. Bu
tedaviye dirençli olan nadir durumlarda ağızdan alınan steroidlerin
kullanılması gerekli olabilir
PUPPP genelde doğumdan sonra birkaç gün içinde kendiliğinden
kaybolur. Nadiren doğumdan sonra birkaç hafta daha devam edebilir.
Dah anadir olarak ise gebelik sırasında değil doğumu takip eden
birkaç gün içinde ilk kez ortaya çıkabilir.
Bir gebeliğinde PUPPP yaşayan annelerin takip eden gebeliklerinde
aynı duruma maruz kalmaları nadirdir.
Prurigo
PUPPP'dan daha nadir görülen gebeliğe bağlı bir cilt
problemidir. Cildin değişik yerlerinde böcek ısırığına benzer
kabarık döküntüler ile karakterize bir durumdur. Her yerde
görülebilmekle birlikte en sık eller, kollar, bacaklar ve ayaklarda
ortaya çıkar.
Genellikle gebeliğin son trimesterinin başlangıcında ortaya çıkar
ve doğumdan sonra birkaç hafta ya da bazen birkaç ay daha devam
eder. Çok kaşıntılı bir durum olmakla beraber anne adayı ve bebeğin
sağlığı açısından bir risk oluşturmaz.
Pemphigoid
gestationis
Çok nadiren gebe kadınlarda deriden kabarık üstü pütürlü şekilde
başlayıp içi su toplamış kabarcıklar şekline dönüşen çok kaşıntılı
döküntüler görülebilir. Bu durum pemphigoid gestationis ya da
herpes gestationis olarak adlandırılır. Adında herpes geçmesine
rağmen herpes yani uçuk virusü ile herhangi bir ilgisi yoktur.
Döküntü genelde karın çevresinde başlayıpo buradan kollara ve
bacaklara kadar yayılır.
Bu durum diğer cilt hastalıklarından daha önemlidir. Çünkü bebekte
büyüme sorunlarına hatta erken doğumlara neden olabilir.
Genelde ikinci üç ayın son dönemlerinde ya da üçüncü üçayın ilk
dönemlerinde başlamakla birlikte bazen doğumu takip eden birkaç
hafta içinde başlayabilmektedir. Takip eden gebeliklerde tekrarlama
olasılığı yüksektir ve tekrarladığında çoğu zaman önceki gebeliğe
göre daha şiddetli seyreder.
Gebeliğin intrahepatik
kolestazı
İkinci üçayın sonlarında ya da son üçayın başlangıcında ortaya
çıkan ve bereberinde döküntü görülmeyen kaşıntılar gebeliğin
intrahepatik kolestazı olarak tanımlanan bir karaciğer
hastalığınının belirtisi olabilir. Bu durum tüm gebelerin yaklaşlık
%1'ini etkileyen bir sorundur.
Karaciğerde üretilen safra, safra kanallrı içinde normal şekilde
ilerleyerek safra kesesine ulaşamaz. Bu durumda safra tuzları kana
karışarak ciltte birikir. Kaşıntı genelde oldukça şiddetlidir.
Hastalığın kendisi normalde döküntüye neden olmaz ancak şidetli
kaşıma neticesinde ciltte kızarıklıklar ve tırnak izine bağlı ince
kesikler olabilir.
İntrahepatik kolestaz tehlikeli bir durumdur. Bebekte gelişme
geriliği ve hatta anne karnında ölüme neden olabilir.
Tanısı yapılan kan testleri ile konur.
Şiddetli kolestaz varlığında bebeği riske atmamak için doğum
planlanarak bebek erken dünyaya getirilebilir.
Durum genelde doğumdan sonra kendiliğinden düzelir. Ancak takip
eden gebeliklerde tekrarlama olasılığı yüksektir.