Kendini gizleyen estetik operasyonlar!
Prof. Dr. Akın Yücel, 2014 yılında doğallıktan yana hangi operasyonların revaçta olacağını anlattı.
Moda yalnızca tekstil sektörü için geçerli bir kavram olmaktan
çıkalı yıllar oldu. Öyle ki pek çok farklı alanda hatta estetik
operasyonlarda dahi uygulamalar her sene değişiyor. Geçmiş yıllarda
talep edilen abartılı göğüsler yahut küçük burunlar yerini
doğallığa bırakıyor. Kısacası estetiğin belli olmayanı artık makbul
sayılıyor. İş yaşamında bile başarıyı etkileyen bu operasyonlar
güzellik algısını bambaşka boyutlara taşıyor.
Modern yaşamın daha genç ve güzel görünme arzusunu da beraberinde
getirdiğini anlatan Estetik Plastik Cerrahi Derneği (EPCD) Başkanı
Prof. Dr. Akın Yücel, bu nedenle estetik cerrahi yöntemlerinin
sürekli gelişip, çeşitlendiğini belirtiyor. Son dönemde estetik
operasyon trendlerinin üç ana başlık altında toplandığına dikkat
çeken Yücel; “Doğallık, sağlık - güzellik ve çabuk iyileşme en
önemli unsurlar arasında. Artık eskiden olduğu gibi abartılı
değişiklikler yapılmıyor. ‘İyi estetik, anlaşılmayan estetiktir’
anlayışı giderek hakim oluyor” diyor.
Daha önceki yıllarda sadece şeklin düzeltilmeye çalışıldığını,
fonksiyonun göz ardı edildiğini anlatan Yücel, “Özellikle burun
estetiği olanların rahat nefes almaları beklenen bir durum değildi.
Şimdi ise fonksiyona en az görünüm kadar önem veriyoruz. Eğer burun
estetiğinden sonra hastalar eskisinden daha iyi nefes alamıyorlarsa
bu başarılı bir ameliyat olarak kabul edilmemekte. Günümüzde
estetik cerrahi talep eden hastaların büyük bölümü çalışan, sosyal
hayatın içerisinde yer alan insanlar. Bu nedenle ameliyat sonrası
şişlik ve morlukların çabuk düzelmesi, hastanın kısa süre
içerisinde normal görünümünü kazanarak işine ve sosyal hayatına
geri dönebilmesi büyük önem taşıyor. Yeni teknikler bu hızlı
iyileşmeyi sağlamaya yönelik oluyor” dedi.
Peki, tüm bu değişimi göz önüne aldığımızda 2014 yılında hangi operasyonlar revaçta olacak? Bu sorunun yanıtını Estetik Plastik Cerrahi Derneği (EPCD) Başkanı Prof. Dr. Akın Yücel verdi. İşte Akın Yücel’e göre 2014 yılının en çok tercih edilecek estetik uygulamaları…
Burun estetiği (rinoplasti): Eskiden çok oyulmuş, çok kaldırılmış, ucu çok inceltilmiş burunlar yapılırdı ve hastaların büyük bölümü nefes alamazdı. Ameliyat sonrası şişlik ve morluklar çok uzun sürerdi. Şimdi ise buruna şekil verilirken hastanın yüz yapısı, kişilik özellikleri ve etnik yapısı göz önünde tutuluyor. Özellikle kadın ve erkeklerdeki yaklaşım tamamen farklı olmalı. Erkeklere kadınsı bir burun yapmamaya özen gösteriyoruz. Herkese aynı burunu yapmamaya çalışıyoruz. Ameliyat öncesinde bilgisayar simülasyonları yaparak burunun son halini belirliyoruz. Amaç hastanın ameliyatlı olduğunun anlaşılmaması.
Göz çevresi estetiği: Göz kapaklarını yüzden bağımsız düşünme dönemi sona erdi. Üst kapağa yönelik bir işlem yaparken sıklıkla kaş ve alına da bir müdahale yapıyoruz. Alt kapak ile birlikte orta yüz ve yanak bölgesinde de bir gençleşme hedefliyoruz. Eskiden amaç fazla cildi ve torbalara yol açan yağları çıkartmaktı. Bu da içeri çökük gözlere neden oluyordu. Şimdi ise göz çevresine “çok katmanlı yaklaşım” yapıyoruz. Cerrahi öncesinde göz küresinin etrafı, kemik çatı, şakaklar, kaş altları, orta yüz ve yanak bölgesi yağ enjeksiyonları ile güçlendiriyoruz.
Yüz gençleştirme işlemleri: Eskiden yüz germe yapılan hastalar rüzgâr tünelinden çıkmış gibi görünürlerdi. Artık yüzü üç bölümde değerlendiriyoruz: Üst yüz, orta yüz, at yüz ve boyun. Hastanın hangi bölümde cerrahiye ihtiyacı varsa oraya ağırlık veriyoruz. Uygun hastalarda kısa izli teknikleri seçiyoruz. Gerektiğinde endoskop kullanarak hiç iz bırakmadan yüz germe yapabiliyoruz. Temel değişikliklerden bir diğeri ise germenin yönü oldu. Eskiden dokular arkaya doğru gerilirdi. Şimdi ise yukarı çekiyoruz. Bu da daha doğal ve kalıcı bir görünüm kazandırıyor. Hastanın gençlik fotoğraflarını inceleyerek hastayı başka birisi haline getirmek yerine gençliğindeki görünümünü geri kazandırıyoruz.
Yüzde yağ enjeksiyonları: Son yıllarda plastik cerrahide devrimsel nitelikteki en önemli gelişme yağ enjeksiyonları oldu. Yağ enjeksiyonları alında, şakaklarda, göz çevresinde, burunda, orta yüzün dolgunlaştırılmasında, yanak ve elmacık kemiklerinin desteklenmesinde, dudaklarda, çene konturlarının belirginleştirilmesinde kullanılıyor. Mikro ve nano yağ greftleri ile ince kırışıklıklar düzleltilerek özellikle göz çevresindeki renk koyulaşmalarını azaltılıyor.
Meme küçültme ve dikleştirme: Ülkemizde çok yapılan ameliyatlardan birisi de meme küçültme ve dikleştirme. Ne yazık ki hastalar arasında hala kötü bir ünü var. Çok ağrılı olduğu, iz kaldığı, uzun süre hastanede yatılması gerektiği yönünde kaygılar yaygın. Ben kendi geliştirdiğim tekniği uyguluyorum. En kısa izle en güzel ve en kalıcı sonucu almayı amaçlıyorum. Genelde meme başının altında tek bir dikey iz kalıyor. İşlem iki ila üç saat sürüyor. Hasta aynı gün evine dönüyor. Üç gün sonra normal yaşantısına dönebiliyor.
Meme büyütme: Protez teknolojisindeki gelişmeler sayesinde meme büyütme işlemlerinden sonra oluşabilen can sıkıcı sorunlar azalmış durumda. Artık anatomik, damla şekilli protezler kullanıyoruz. Bu sayede her hastanın anatomik yapısına uygun protezler koyabiliyoruz.
Karın
germe: Yine hakkında kötü bir efsane gelişmiş
ameliyatlardan bir tanesi de karın germe. Şiddetli ağrı, günlerce
ayağa kalkamama, emboli tehlikesi gibi söylentiler birçok hastayı
bu son derece etkili işlemden uzaklaştırıyor. Oysaki uzun yıllardır
Brezilya tekniği denilebilecek bir yöntem kullanılıyor. Karın germe
yaparken yaygın hastanın belini inceltiyor, gerekiyorsa kalçasını
dolgunlaştırıyoruz. Yine gereken hastalarda göğüs ameliyatlarını da
aynı ameliyat sırasında yapıyoruz. Böylece göğüsler, karın, bel ve
kalça tek işlemde düzeltilmiş oluyor. Bu kombine işlemi torsoplasti
olarak adlandırıyorum.
Liposuction:
Liposuction yerine liposhaping, yani “yağ şekillendirme” terimini
kullanmak daha doğru olur. Çıkan yağları eskiden olduğu gibi atmak
yerine, vücudun başka yerlerine ilave ediyoruz. Özellikle kalçalara
yapılan yağ enjeksiyonları daha yuvarlak, biçimli ve yüksek bir
popo elde etmekte son derece etkili.
Jinekomasti: Meme büyümesi erkeklerin önemli sorunlarından birisi. Yaşam biçimi ve beslenme alışkanlıkları nedeni ile giderek yaygınlaşmakta. Cerrahi girişim sonrası sıklıkla memede düzensizlikler, belirgin izler, çöküntüler oluşmakta idi. Son kuşak ultrasonik liposuction sistemi olan VASER kullanımı jinekomasti tedavisinde bir devrim yarattı denilebilir. Hastaların yüzde 95’ini iz bırakmaksızın, düzensizlik ve dalgalanmalara neden olmadan tedavi edebiliyoruz.
Popo estetiği: Irksal faktörler, beslenme şekli ve spor, kalça şeklinin belirlenmesinde belirleyici oluyor. En çok yaptığımız yağ şekillendirme işlemlerinde beli inceltiyoruz, basenleri alıyoruz ve çıkan yağları kalçanın üst tarafına dolduruyoruz. Böylece arkaya doğru çıkık, dik duran, yuvarlak ve yüksek bir popo elde edebiliyoruz.
Prof. Dr. Akın Yücel ve yaklaşımları hakkında daha fazla bilgiye yenilenen www.akinyucel.com web adresinden ya da 0 (212) 236 12 92 numaralı telefondan ulaşabilirsiniz.