Daha önce duymadığınız bir estetik müdahale

Güzellik çılgınlığının önü kesilemiyor. Yeni çıkan bir bel inceltme operasyonu sağlık çevrelerinin tepkisiyle karşılaştı. Operasyonun estetik boyutu ise diğer bir tartışma konusu.

İncecik bir bele sahip olmak için, ünlüler de başta olmak üzere insanların yaptırmak istediği kaburgaları aldırma ameliyatını Op. Dr. Oytun İdil anlattı.

Jane Fonda, Janet Jackson, Britney Spears, Cher, Elizabeth Taylor gibi ünlü isimlerin yaptırdığı, Türkiye'de Hande Ataizi'nin de bir dönem önce yaptıracağı iddia edilen bu operasyon, daha ince görünmek için tercih ediliyor.

'Kaburga alınması ameliyatı', genellikle belin ince görünmesi için tercih edilen bir operasyon türü...

Cher bu yüzden davalık olmuştu



Habertürk'ün haberine göre, Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Oytun İdil, kaburgaların alınması ameliyatlarının efsane haline gelmiş söylentiler nedeniyle tam anlaşılamayan bir girişim olduğunu söylerken, şöyle devam etti:

"En yaygın söylenti bir çok ünlünün bu ameliyatı olduğu, böylece ince bir görünüme kavuşmuş olduğudur. Bu doğru değildir. Hatta ameliyatı yaptırdığı iddia edilen ünlü sanatçı Cher, bu haberi yayan Fransız magazin dergisini dava etmiş ve tıbben bu ameliyatı geçirmediğini de kanıtlamıştır. Bu ameliyat, öyle sık yapılan bir ameliyat değildir. Sadece çok çok uygun vakalara yapılabilir. Plastik cerrahlar bu ameliyatın nasıl yapıldığını bilir fakat hayatı boyunca uygun bir hasta gelmediğinden bu ameliyatı hiç yapmamış birçok plastik cerrah vardır."

Ameliyat nasıl gerçekleşiyor?



Op. Dr. Oytun İdil, operasyonun nasıl yapıldığını şöyle anlatıyor:

"Ameliyat genel anestezi ile, karın germe ameliyatı sırasında yapılır. Karın germe ameliyatında karın cildi, iç çamaşır içinde kalacak bir kesiden (sezaryen izinin daha uzunu) girilerek kaburgalara kadar kaldırılır. Bu aşamada en alttaki kaburgalar olan 11. ve 12. kaburgalar alınabilir.

Sanıldığından daha kolay bir ameliyattır. Bilindiği gibi kaburgaların büyük çoğunluğu ön tarafta birleşerek göğüs kemiğine yapışırlar. 11. ve 12. kaburgalarsa genellikle ön tarafa uzanmadan kısa kalır ve diğer kaburgalarla birleşmezler; bu yüzden bunlara yüzen (serbest) kaburga denir.

Bu kaburgaların alınması göğüs kısmı yüksekliğinin az görünmesine, dolayısıyla belin uzun ve ince görünmesine neden olur. Kaburgalar hiç bir zaman tam olarak çıkarılmaz. Çünkü belin tam yan tarafını oluşturan kısımlarının biraz gerisine kadar çıkarılmaları belin ince görünmesi için yeterlidir. Bu kaburgaların arka kısımları böbrekleri arkadan gelen darbelere karşı korur, bu kısımların çıkarılması, hem zordur, hem gereksizdir, hem de böbrekleri korumasız bırakır."

Bu ameliyata uygun hastanın dikkatli seçilmesini gerektiğini kaydeden Op. Dr. İdil, "Eğer dikkatli seçim yapılmazsa ameliyattan sonra hastanın vücut görünümü estetik olmayan bir hal alabilir. Kaburgaların alınması kişide bir rahatsızlığa yol açmaz. Sanıldığı gibi solunum zorlukları olmaz çünkü alınan kaburgalar akciğerler seviyesinin altında kalır. Akciğerler ve göğüs boşluğu 9. ve 10. kaburga seviseyinde son bulduğu için bu ameliyat sırasında göğüs boşluğu ya da akciğerlerle ilgili bir komplikasyon olması mümkün değildir" dedi.

''Ekstrem bir ameliyat, etik değil"



Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Atay Atabey de kaburgaların alınması ameliyatlarının anatomiyi bozan bir ameliyat olduğu için etik olmadığını belirtirken şöyle devam etti:

"Kalça kemiğinden bir şerit alınıp bel inceltilebilir ama bu anatomiyi bozmak anlamındadır. Bu yüzden etik bulmuyorum. En altta, ucu çıkık olan altı serbest olan kaburgalar, zorunlu olunca alınır. Burun için ya da damak için kullanılması gerekirse alınabilir. Göğüs duvarında gerekli bir yapıdır. Bazı kadınlarda bu kaburga kemikleri çıkık olur. Bu yüzden çıkarılabilir. Kısmen çıkarılırsa bir zararı olmaz. Ama total olarak çıkarılırsa dalak ve karaciğer korunmaları engellenir. Alınma sırasında akciğerin göğüs zarı delinebilir ve akciğer havalanması bozulabilir. Türkiye'de de yapılmıyor. Bu biraz ekstrem bir ameliyat."