Yaz aylarında çocukların hasta olmasını önlemek için ne yapılmalıdır?

Yaz aylarında çocukların hasta olmasını önlemek için alınması gereken tedbirler nelerdir? Tatilde çocuğunuzun sağlığı için bu tedbirleri almak da fayda var!

Yaz aylarında çocukların hasta olmasını önlemenin yolları nelerdir? Tatilde çocukların hasta olmaması için alınması gereken tedbirler nelerdir? Özellikle yaz aylarında yanlış beslenme ve vücudun ihtiyacı olan sıvıyı yeteri kadar karşılanmaması durumunda çocuklarda hastalıklara neden olabiliyor. “Sıcak hava mikropların üremesine zemin hazırlarken, havaya karışması nedeniyle de hastalık oranını ikiye katlıyor” diyen Central Hospital’dan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Süha Ünüvar, yaz aylarında çocuk sağlığın tehdit eden hastalıklıklara karşı alınması gereken önlemler hakkında bilgilendirmede bulundu...

Her yıl, yaz aylarında birçok hastalık çocukların kapısını çalıyor. Hastalık görülme sıklığı, mikropların sıcak havada üremesi ve havaya karışması nedeniyle de artış gösteriyor. Yaz hastalıklarının başında ishal gelirken, beraberinde ise kusma görülebiliyor.

YAZ DÖNEMLERİNDE SIVI KAYBINA BAĞLI İSHALLER ÇOCUKLARI ZORLUYOR!

Çocuklarda sıklıkla görülen ishal, vücutta çeşitli mikroplara maruz kalma sonucu baş gösterir. Yaz aylarında ise her türde ishalle karşı karşıya gelinebilir. Güvenilirliğinden emin olunmadan tüketilen sular ve çeşitli gıdalarla alınan mikroplar nedeniyle, ishalle birlikte kusma sorunları da görülebilir. Özellikle vücutta sıvı kaybı (dehidratasyon) çocuklara ciddi sıkıntılar yaşatabilir.

Çocukları özellikle yaz aylarında ellerini sık sık yıkamaları konusunda teşvik etmek gerekir. Ayrıca, çocukların itimat edilmeyen suları tüketmesine engel olunmalıdır. Bilhassa içeriğinde çiğ malzemeler kullanılan salata gibi besinlerin ise bol sirkeli su içinde bekletildikten sonra sofralardaki yerini alması gerekir. Açıkta yiyecek bulundurmamaya özen gösterilmeli. Çocukları dışarıda unutulan besinlerden uzak tutmak da yaz aylarında yayılan mikroplardan korunmalarına yardımcı olabilir.

VÜCUDUN KAYBETTİĞİ SIVI KARŞILANMALI!

İshal hastalığıyla birlikte idrar yapamama ve gözyaşı kuruluğu da gözlemlenebilir, bu durum birkaç gün veya 1 hafta boyunca devam edebilir. Tedavi aşamasında ise, vücuttaki dehidratasyon önlenmeli ve ishal sırasında kaybedilen sıvı oral yolla geri kazandırılmalıdır. Ayrıca çocuğun yaşına ve ishalin görülme şiddetine göre diyet de uygulanabilir. Bebek vücudu ise çocuklara göre daha fazla hassasiyet gerektirdiğinden, iki kat özen istiyor. Bu nedenle besleme öncesi ve sonrasında, bebeğin biberonunun 30 dakikadan fazla dışarıda bırakılmaması gerekir.

İDRAR YOLU ENFEKSİYONU KIZ ÇOCUKLARINI HEDEF ALIYOR!

Yaz aylarında çocuklarda sıklıkla rastlanılan hastalıklardan bir diğeri de idrar yolu enfeksiyonlarıdır. Tatil maceralarının vazgeçilmezi haline geldiği düşünülen havuz ise bu hastalığın baş nedenlerindendir. Bu enfeksiyon özellikle kız çocuklarında görülür. Bu probleme karşı havuz sonrası tüm vücut, kız çocuklarında ise genital bölge iyice yıkanmalıdır.

Havuz, enfeksiyonlar dışında çocuklar için boğulma ve yaralanma tehlikesi barındıran yerlerden biridir. Bu nedenle çocuklara havuz kuralları detaylıca anlatılmalıdır. Ayrıca çocuklar aile denetimi dışında tek başlarına havuza gönderilmemelidir. Bu gibi önlemlere dikkat edilmesi durumunda boğulma ve yaralanma tehlikesi de kısmen azaltılabilir.

GÜNEŞ ÇARPMASI O KADAR DA MASUM OLMAYABİLİR

Tüm çocuklar, güneşten ve güneş ışınlarından korunmaya özen gösterilmelidir. Çünkü çocukların güneşte fazla kalması, güneş çarpmaları ve yanıkları beraberinde getirebilir. Hatta güneş çarpması, ciddi tablolara neden olabilirken, hastanın kaybıyla dahi sonuçlanabilir. Çocukların gölgede ya da şemsiye altında bulunması ise ışınlardan korunmasında yetersiz kalabilir. Bu zararlardan koruyabilmek için çocuklar, ışınların dik geldiği 10.00-17.00 aralığındaki tehlikeli saatlerde direkt güneş ışığıyla buluşturulmamalıdır. Mecburen dışarı çıkarılması gerekiyor ise muhakkak şapka ve gölgelik kullanması gerekir.

KAŞINTI VE İSİLİK OLABİLİR

Güneşin diğer bir fiziki etkisi de yanıklardır. Çocukları yanık problemlerinden korumak için ise yüksek faktörlü güneş kremi ve yağlar kullanılmalıdır. Güneş etkilerine karşın çocukları aşırı giydirmek de en sık yapılan hatalardan. Gölgede bulundurmak şartıyla, çocukların kol ve bacakları açıkta bırakılmalıdır. Sıcak havada aşırı giydirilen çocuklarda kaşıntı ve isilik görülebilir. İsiliğin enfekte olması durumu ise ciddi problemlerin yaşanması anlamına gelebilir.

ENFEKSİYONLARA KARŞI HAVUZ DEĞİL DENİZİ TERCİH EDİLMELİ

Birtakım virüsler boğaz, göz ve kulak gibi yerlerde çeşitli enfeksiyonları tetikleyebilir. Bu tür virüsler yine çocukların gözdesi olan havuzlardan bulaşabilirken, suyunun temizliğinden emin olunmayan havuzlar ise cilt ve bağırsaklardaki enfeksiyonları tetikleyebilir. Çocukları bu hastalıklardan korumak için mümkünse havuza girişine müsaade edilmemeli, havuz yerine deniz alternatifi değerlendirilmelidir. Fakat havuza girmek konusunda ısrarcı çocuklara ise başını suyun altına sokmadan yüzmesi önerilmelidir. Çünkü çocukları havuzda bekleyen tehlikeler yalnızca enfeksiyonla sınırlı değildir. Klorlu su da çeşitli alerjilere yol açabilir.

HAŞERAT SOKMALARI ÇOCUK SAĞLIĞINI TEHDİT EDEBİLİR!

Yaz aylarında genişleyen bitki örtüsü, beraberinde sinek ve böcek gibi çeşitli haşeratların artmasına neden olur. Oyun alanlarında çocukları tehdit eden bu haşeratlar, kimi zaman bir tehlike oluşturmazken, kimi zaman da yaşamı tehdit edecek boyutlara ulaşabilir. Bu nedenle acil müdahale gerektirebilecek durumlar için yarı yarıya sulandırılmış alkol ve bez parçası bulundurulmalıdır. Alkollü bu bezin, haşerat sokmasının yol açtığı şişlikler üzerine uygulanması bu şişliklerin azalmasına yardımcı olacaktır. Fakat yılan, akrep veya çıyan sokmalarında çocuğa herhangi bir müdahalede bulunulmamalı, en acil şekilde bir hekime başvurulmalıdır.

BU İLAÇLARI HAZIRDA BULUNDURUN

Yaz tatillerinde bilhassa yabancısı olunan bir şehre gidiliyorsa, hastane ya da sağlık noktasına ulaşım zorluğu ihtimali mutlaka değerlendirilmelidir. Acil durumlarda ihtiyaç duyulacak ilaçları hazırda bulundurmak, hastalık etkilerini de azaltabilir. Bu ilaçlar; bağırsak antiseptiği, anti alerjik şurup, ağrı kesici ve ateş düşürücü, pişiklere karşı çinko oksit içeren krem, güneş koruyucu süt, kulak tamponu, antibiyotik içerikli göz damlası, alerjik nezlesi olanlar için kortizon içeren burun spreyi ve astım gibi kronik hastalık ilaçlarıdır.