Çocuğunuz için uyuyun!
Uykusuzluk günümüzün en büyük sorunlarından ve anne-babadan miras kalıyor. Çocuğunuzun uyku düzeni düzgün olsun istiyorsanız, önce kendiniz uyuyun.
Her insanın ne kadar ve günün hangi bölümünde uyuyacağı, doğarken genlerinde kodlanmıştır. Uyku sorunları aile mirası olsa da, tıptaki gelişmeler ile çözümsüz değildir.
Uzun süreli uykusuzlukları düzeltmek, oldukça zordur ve uzun
süreli tedavi gerektirir. Öncelikle uykusuzluğa neden olan tüm
faktörlerin ortaya çıkarılması gerekir. Bunun için biyokimyasal
testler, uyku alışkanlıklarının saptanması, uyku-hijyen
eksikliğinin var olup olmadığının araştırılması gerekir.
Diğer uyku ile ilişkili hastalıkların dışlanması için uyku
laboratuvarı tetkiki, psikolojik testler, psikiyatrik muayene,
yatak odasının fiziksel koşulları gibi pek çok konu irdelenmelidir.
Genellikle iyi bir tanı ve tedavi ile hastalar uykuyla ilgili
şikayetlerinden kurtulur.
Uyku geni, anneden mi çocuğa
geçer yoksa babadan mı?
Bitkiler, hayvanlar, mantarlar ve bakteriler gibi yaşayan
canlıların, ortalama 24 saat içerisindeki biyokimyasal, fizyolojik
ve davranışsal işlevleri, bir ritim oluşturur. Bu ritim, vücut
içerisinde genler tarafından düzenlense de çevresel faktörlerden
etkilenir. Bu çevresel faktörlerden en önemlisi gün ışığıdır. Ritim
günlük, haftalık, mevsimlik ve yıllık olabilir. Uykuyu düzenleyen
genler de bu ritmin kontrolü altındadır. Uyku geni diyebileceğimiz
tek bir gen henüz saptanmamıştır. Bununla birlikte meyve sinekleri,
alabalık, kuş gibi hayvanlarda yapılan araştırmalarda; uykunun ne
zaman başlayacağını, ne kadar süreceğini ve ne zaman uykunun
sonlanacağını belirleyen çeşitli genler bulunmuştur. Bu konu ile
ilgili genetik çalışmalar halen devam etmektedir. Uyku ile ilgili
genlerin hangi ebeveynden geçtiğini şu anki bilgiler ışığı altında
söylemek olanaksızdır. Uyku ile ilişkili genlerin çeşitliliği
nedeniyle belli uyku parametreleri (örneğin yatış saati ya da uyku
süresi gibi) her iki ebeveynden de geçiş gösterebilir.
Uykunuzu test
edin!
Şiddetli horlamam olduğunu söylüyorlar.
Gece uyusam da gündüz yorgun ve uykulu oluyorum.
Gece tuvalete gitme ihtiyacı duyuyorum.
Geceleri boyun, baş ya da göğsümde terleme oluyor.
Sabahları yorgun ve baş ağrısı ile uyanıyorum.
Yüksek tansiyonum var.
Uykuda nefesimi tuttuğum söyleniyor.
Gece nefes alamama hissi ile uyanıyorum.
Haftada en az üç gün uykuya dalmakta zorlanıyorum.
Gece uyuyamayacağım düşüncesi, akşam saatlerinde beni
endişelendiriyor.
Yatakta sürekli bacaklarımı hareket ettiriyorum.
Geceleri bacaklarıma kramp giriyor.
Okurken, televizyon seyrederken ya da toplantılarda
uyuklayabiliyorum.
Gün içinde bazen dayanılmaz uyku atakları yaşıyorum.
Çok sık ve hareket dozuyüksek rüyalar görüyorum.
Bağırarak ve korku ile uykudan uyandığım söyleniyor.
Gece yarısı uyanıyorum ve bir daha uyuyamıyorum.
Gün boyunca uykulu halim yüzünden, iş veya okulda olaylara
yeterince konsantre olamıyorum.
Genellikle akşam saatlerinde ve yatmak için koltuğa uzandığımda,
bacaklarımda anlam veremediğim bir huzursuzluk hissediyorum.