Vajinismusa karşı en etkili yöntem nedir?
Türkiye'de de en sık görülen cinsel hastalıklardan biri olan vajinismus tedavi edilebilir bir hastalıktır. Memorial Hastanesi’nden Uzman Klinik Psikolog Ayşe Elif Orhon şunları anlatıyor.
Birleşmeye engel
oluşturuyor
“Vajinismusun toplumsal olaylarla herhangi bir ilgisi yoktur. Ancak
toplumda cinsellik ve bekaretin algılanışı, cinsel
bilgilendirmedeki yetersizlik ve tecrübesizlik, yanlış inançlar,
tabular ve mitler vajinismusun kökeninde bulunabilir. Vajinismus,
batılı ülkelere oranla ülkemizde çok daha sık görülmektedir. Hatta
“Batı ülkelerinde neredeyse vajinismus görülmüyor” denebilir.
Türkiye’de ise bu oran yüzde 2-3tür. Kadınlarda en sık rastlanan
cinsel işlev bozukluğu olmamakla birlikte polikliniğe başvuran
cinsel işlev bozuklukları arasında en sık rastlananıdır; çünkü
diğer rahatsızlıkların aksine birleşmeye engel oluşturmaktadır.
Vajinismus,
ilişkinizi başlamadan bitirebilir
Vajinismusun başlıca özelliği cinsel birleşme denendiğinde;
kasılmalar ve şiddetli acı nedeniyle cinsel birleşmenin
gerçekleşememesi ya da ağrılı olarak gerçekleşmesidir. Bu kasılma
istemsiz yani kadının bilinçli kontrolü dışında gerçekleşen bir
kasılmadır. Bu kasılmaya tüm bedendeki kasılmalar, bacakların
kapanması, adeta bir kitlenme, korku, cinsel birleşmeden kaçınma
inancı eşlik eder. Nadiren cinsel birleşme olmaktadır ancak kasılma
sürdüğünden, cinsel birleşme ağrılı ya da sıkıntılıdır. Vajinismus,
birincil bir cinsel işlev bozukluğu olmakla birlikte; nadiren
vajinal travmalara ya da tekrarlayıcı vajinal enfeksiyonlara bağlı
olarak gelişebilir.
Temelinde yanlış ve
eksik bilgilenme yatıyor
Vajinismuslu kadınların çoğunda vajinal penetrasyona (giriş)
ilişkin korku vardır. Bu nedenle vajinismuslu kadınlar tampon
kullanamaz ve jinekolojik muayeneden kaçınırlar. Çoğu, genital
bölgelerinin çirkin ve rahatsızlık verici bir görüntüsü olduğuna
inanırlar. Vajenlerin çok küçük, penisin ise iri olduğunu
düşündüklerinden cinsel birleşmenin ağrılı ve kanlı olacağından
endişe ederler. Cinsel eğitimsizliğin, cinsellikle ilgili tutucu
değer yargılarının, cinsel mitlerin yaygınlığının(örn: vajen
kaslarının istemsiz kasılıp penisin içeride kalacağı düşüncesi),
kadınların kendi cinsel organlarının tanımamalarının, bekaret
kavramına verilen abartılı önemin, cinsel deneyimin aşamalı
gelişmeyip doğrudan cinsel birleşmeyle başlamasının, genel
cinsellik anlayışımızdaki tabuların bunda rolü olduğu
söylenebilir.
Cinsel isteğin
azalmasına neden oluyor
Vajinismuslu olgular da çoğunlukla sınırlı da olsa uyarılma ve
orgazm yaşarlar. Bu nedenle, cinsel birleşme sağlanmasa da doyurucu
bir cinsel yaşam sürdürebilirler. Vajinismus sorunu çözülmediğinde;
eşlerinde erken boşalma, cinsel ilgi ve istek azalması ya da
erektil yetmezlik gibi sorunların görülme sıklığı oldukça
fazladır.
Yanlış tedavi daha
büyük sorunlara yol açıyor
Vajinismus sorunuyla ilgili bir başka gerçek, hekimlerin uygunsuz
tedavi girişimleridir. Önerilen anestezik ve ağrı giderici
pomatlar, hastanın ağrı duyacağına ilişkin beklentilerini
artırmakta, himenektomi (kızlık zarının operasyon ile alınması) ise
cinsel terapi sürecini olumsuz yönde etkilemektedir. Bu tür
fiziksel girişimleri ya da öğüt verici olmaktan öteye gitmeyen ve
terapistten daha çok “baba” tavrını andıran “psikolojik”
yaklaşımların yararı olmamakta; tersine kadındaki çaresizlik
duygularını artırmaktadır. Sorunun özüne inmeyi amaçlayan terapi
yaklaşımları ise tedavisi aciliyet gerektiren vajinismus sorunun
çözümünü geciktirmekte ve hastanın umutsuzluk ve çaresizlik
duygularını pekiştirebilmektedir. Vajinismusun herhangi bir ilaç ya
da operasyonla tedavisi mümkün değildir. Bugün, en etkin tedavinin
cinsel tedaviler konusunda uzmanlaşmış terapistler tarafından
yapılan cinsel terapiler olduğu kabul edilmektedir. Doğru ve uygun
tedavi ile başarı oranları yüzde 100 ve tedavi süresi ortalama 8–10
haftadır.”