Onun cinsel hayatı şimdi belli olacak!
Pek çok şeyde olduğu gibi çocukluk, yetişkinlik döneminde cinsel hayatın da izlerini taşıyor. Cinsel kimliğinin yanlış gelişmemesi için çok dikkat etmelisiniz.
“Artık yalnız değilsiniz” ve "Huzurlu insan, sağlıklı cinsellik,
mutlu bir evlilik ve aile yaşantısı için…" sloganlarıyla ücretsiz
“Cinsel Danışmanlık” hizmeti veren Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği
(CİSED) anne ve babalara çocuk yetiştirme konularında bilgi
verirken, aynı zamanda da her gün yüzlerce kişinin cinsellik sağlık
ile ilgili sorularını, gönüllü terapistleriyle ve hekimleriyle
yanıtlıyor ve tedavi için yol gösteriyor.
Çocuklukta eksikliği duyulan
ve korkulan şeyler yetişkinlikte erotize
edilebiliyor
Anne ve babalara ücretsiz danışmanlık hizmeti verdiklerini ifade
eden CİSED Genel Başkanı Dr. A. Cem Keçe; “Anne ve babaların hatalı
tutumları ve davranışları yetişkinlikte cinsel işlev bozukluklarına
yol açabiliyor. Örneğin çocuklarını utandırma, suçlama, mukayese
etme, dokunarak sevgisini göstermeme, adam yerine koymama,
fikirlerini önemsememe, aşağılama, önemsememe, değer vermeme, alay
etme, vb. şekilde davranan ve hissettiren ebeveynler, çocuklarının
özgüvenlerinin gelişmesini engelleyebiliyor, bilmeden ve farkında
olmadan çocuklarına çok zarar verebiliyor ve onların ileride
yetişkinlik hayatlarında eşleriyle cinsel sorunlar yaşamalarına yol
açabiliyor. Çünkü özgüven eksikliği; geçmişte çocukluk yaşantısında
ve özellikle 0–7 yaş döneminde eksikliği duyulan ve korkulan
şeylerin erotize edilmesine ve kontrol altına alınması zorlantısına
neden olabiliyor, bunlar da cinsel işlev bozukluklarına zemin
hazırlayabiliyor. Bu şekilde duygusal travmalara maruz kalan
çocuklarda, yetişkinlikte erken boşalma, iktidarsızlık, vajinismus,
cinsel soğukluk veya orgazm olamama sorunları görülebiliyor.
Çocukluktaki çeşitli ruhsal nedenlere bağlı özgüven eksikliği ve iç çatışmalar, yetişkinlikte cinsel davranışlara, cinsel fantezilere veya cinsel duygulara aktarılabiliyor. Çocuk, gelişim basamaklarında birtakım doğal zorluklarla karşılaşır. Bu zorluklar ana-babanın desteğiyle çözümlenecek düzeydedir. Fakat çocuk bu desteği bulamaz ya da ana-baba tutumu yanlış olursa, bunlara tepki olarak çocukta duygusal düzeyde bozukluklar görülebilir ve olağan sorunlar büyür. Bu nedenleana-babanın desteği, koşulsuz kabulü ve sevgisi veya şefkati çocuk için çok önemlidir. Çocuğun kendine güvenli ve sağlıklı bir kişilik geliştirebilmesi için, güven veren, anlayışlı, sevgi dolu ve olumlu bir çevre gereklidir. Bu çevreyi bulamayan çocuk, yetişkinlikte kendine güvensiz olabilir, kimsenin kendini sevmediğini düşünebilir, çevresindekilere kuşkuyla bakabilir, karmaşık duygu ve çelişkiler içinde bunalıma girebilir ve bu yüzden de cinsel sorunlar yaşayabilir.” dedi.