Ünlü Astrolog Dinçer Güner, Başak burcundaki Güneş tutulmasının Türkiye ve dünya üzerindeki etkilerini Sözcü gazetesindeki köşesinde kaleme aldı..

İşte o yazıdan seçtiğimiz notlar...

Kendi travmalarımızla yüzleşeceğiz

13 Eylül saat 06:54’te Başak burcunun 20. Derecesinde yani 3 dekanında  bir parçalı “Güneş Tutulması” meydana gelecek.  Tutulma Güney Afrika, Güney Hindistan ve Antarktika’dan gözlemlenebilecek.  Tutulma esnasında “İsis” astreoidi etkin olurken, “Şiron” astreoidi ile sert bir etkileşimi olacak tutulmanın.

Tutulmalarda “Ay düğümleri” başrol olduğundan; kadersel temaları, yol ayrımlarını, önemli dönemeçlere işaret ettiği gibi, tutulmanın etkileri de meydana geldiği andan itibaren en güçlü şekilde ilk +/- 1 ay içinde ortaya koyarlar.  Şimdi bizim bu tutulmanın nasıl etkileri olduğunu anlayabilmemiz için öncelikle “Başak” sembolizminin ne olduğunu anlamak sonrasında bulunduğu dereceleri iyi analiz etmek gerekir.

Astrolojide Başak burcu sembolizminde;  bilgi, kütüphaneler, sağlık sektörü, sağlıklı beslenme, tahıl ürünleri, çiftçilik, diyetisyenler, sağlık koçları, hizmet sektörü, işçi kesim, sendikalar, işçilerin güvenliği ve sağlığı, toprakla ilgili her türlü işler, eleştirmenler, meslek edindirme kursları, sosyal hizmetler, eczacılık, ilaçlar, sendikalar, salgın hastalıklar, temizlik ve hizmet sektörü, fırınlar, ekmek, ve erler, sağlık olarak ise bağışıklık sistemi, ince ve kalın bağırsaklar,  ..vb bunların hepsi başak burcunun sembolize ettiği konulardır.

Şiron Astreoidi yaralı şifacı olarak geçer literatürde.  Hem psikolojik hem fiziksel en derin yaraları, travmaları, kısır döngü yaratan acıları gösterir. Demek ki bu tutulma aslında kişisel anlamda öncelikle kendi travmalarımızla yüzleşeceğimiz ama bir şekilde de şifasını da bulabileceğimize işaret etmektedir.

Tutulma bu konuları hem Türkiye hem dünya gündeminde ön sıralara taşırken, şiron ile olan sert etkileşim ise bu konularda alınabilecek, travma yaratabilecek derin bir yara –kaza gibi durumların olabileceğine işaret etmekte.  Ya da ülkede derin acılar bırakacak olaylar silsilesine.

Deniz kazaları, denizlerin taşmaları, denizlerle ilgili problemler söz konusu olabilir. Ya deniz kaynaklı depremler söz konusu olabilir. Sudan gelebilecek tehlikeler olabileceğini gösteriyor.

Bulaşıcı ve salgın hastalıklarda artışlar meydana gelebilir bu tutulma zamanı. Özellikle bunlar toprak ürünleri kaynaklı hastalıklarda olabilir veya topraktan bulaşan. Kişisel anlamda sindirim ve bağışıklık sistemimize dikkat etmemiz gereken bir dönem. Özellikle bağırsaklarımızla ilgili tedavi- ameliyatlar söz konusu olabilir.

Anlaşmazlıklar ortaya çıkabilir

Tutulmanın yöneticisi olan Merkür’ün Pluto ile olan sert kontağı, her türlü konuda anlaşma zemininin oluşmasına ciddi engelken, bir taraftan da takıntılı düşüncelere, fikirleri manipüle edilmesine, büyük iletişim kazalarına, anlaşmaların bozulmasına işaret etmektedir.

Ülke açısından daha detaylı değerlendirecek olursak eğer; Tutulma Türkiye haritasında 4. Eve düşmekte. 4. Ev dünya astrolojisine göre; muhalefeti, ülke topraklarını, gayrimenkul değerleri, tarımı, bayrağı, ulusal bilinci, vatanseverliği, madenleri, kömür ocaklarını, yeraltı kaynaklarını işaret etmekte.

Özellikle bu tutulma zamanı muhalefeti sembolize eden partilerin kendi içlerinde anlaşma zeminine varmak zorundalar. Çünkü ciddi bir iç iletişim problemi, fikir ayrılıkları yüzünden karmaşaya düşmeye işaret etmekte. Eğer öyle bile olsa bunu dışarı asla yansıtmamaları gerekiyor.

Liderler değişebilir

Seçimden önce  muhalefet kanadında ya da aslında iktidara karşı olan partiler içerisinde lider değişimleri konusu gündeme gelebilir ama bunun gerçekleşeceğini en azından sene sonuna kadar dönemde pek sanmıyorum. Sadece konu olarak gündeme gelebilir.  Tutulma anında Jüpiter ile Neptün arasında da sert kontak hakim olacak. Bu da çok önemli bir detay. (sözcü)