Aslan haftalık burç yorumu 23-30 Eylül 2018 aşk yorumu
Aslan burcu haftalık yorumu Hande Kazanova'nın 24-30 Eylül 2018 beklentileriyle elmaelma.com'da. Haftalık Aslan yorumu aşk ve diğer detaylar haberimizde.
Aslan haftalık burç yorumu elmaelma.com'da. Aslan haftalık burç yorumunu Hande Kazanova anlattı. Haftalık Aslan yorumunda 24-30 Eylül 2108 haftasında en kritik gün salı. Bu hafta salı günü meydana gelecek olan Dolunay Aslan burcunda gerçekleşiyor. Peki Dolunay bu hafta Aslan burcunu nasıl etkileyecek? Aslan haftalık aşk için ne diyor, Aslan haftalık para ve iş yorumuna neler var? Aslan haftalık yorumu detaylarını haberimizden okuyabilir yada haberimizdeki playerdan Hande Kazanova'nın anlatımıyla izleyebilirsiniz. İşte 24-30 Eylül 2018 haftalık Aslan yorumu...
"Diğer taraftan ortak parasal konular yine bu hafta başında kafanızı kurcalayabilir ama bütün bunların içersinden çıkma gücünü de kendinizde bulacaksınız. Salı günü gerçekleşen Dolunay, seyahat, yabancılarla yapılacak olan işler, eğitimsel konularda önemli sonuçları karşınıza getirebilir. Siz daha çok kısa vadeli sorunlarla uğraşmak isterken, kendinizi büyük olayların içersinde bulabilirsiniz. Uzaktan akrabalarınızdan alacağınız haberler bu Dolunay’da sizi hassas kılabilir. Çarşamba gününe dikkat diyoruz! Eğer çalışıyorsanız, beraber iş yaptığınız insanlarla olan bağlantılarınızda bir takım sıkıntı ve sorunlara açık görünüyorsunuz. İş sorumluluklarınız üzerinize gelebilir ve verdiğiniz sözleri tutmakta zorlanabilirsiniz sevgili Aslan’lar. Aynı şekilde karşı taraftan bu etkiyi gördüğünüzde sinirleriniz çok çabuk zıplayabilir. Haftasonuna doğru özel hayatınızdan alacağınız güzel desteklerle bu durum ve olayları aşmasını başaracak, özel hayatınızda güzel sonuçlarla karşılacaksınız."
ASTROLOJİ NEDİR?
Astroloji, gezegen ve yıldızların insanların üzerindeki etkisini yorumlayan bir bilim dalıdır. İnsanoğlunun yazılı tarihinin başından beri var olan astroloji bilimlerin en eskisidir.
Astroloji kader değildir, her şey insanın kendi elindedir. Astroloji dönemleri inceler, fırsat alanlarını, şanslı zamanları, doğum haritanızda sizi kısıtlayan, zorlayan alanları, gecikmeleri gösterir. Sonuçta nasıl hareket edeceğiniz, neler yapacağınız hepsi sizin iradeniz içindedir. Gezegenlerin iyi açılar yaptığı şanslı dönemlerde, hiçbir şey yapmadan oturursanız bu fırsatları kaçırabilirsiniz. Aynı şekilde gezegenlerin zorlayıcı etkiler yaptığı dönemlerde gerekli gayret ve azmi gösterirseniz tüm zorlukları aşabilir, farkında bile olmadığınız içinizdeki gücü ortaya çıkarabilirsiniz. Astroloji insanlık tarihi kadar eskidir.Tarihçilerin araştırmalarına göre farklı uygarlıklar birbirlerinden bağımsız olarak astroloji ile ilgilenmişlerdir. Aşağı yukarı bütün büyük uygarlıklar astroloji ile ilgilendiklerini açıklayan kanıtlar bırakmışlardır. Babil, Mısır, Hint, Çin, Maya, Yunan, Roma ve Arap uygarlıkları bunlar arasındadır. İlk astrologların kimler olduklarını bilmiyoruz, fakat bulduklarını ilk kaydeden Kaldeliler'dir. M.Ö. 3000 yılında Kaldeliler (şimdiki Irak) astrolojinin bilinen en özgün şekillerinden birini ortaya çıkarmışlardır. Bazı uzmanlar astrolojiye ait ilk kayıtların M.Ö. 5800 yılına kadar gittiğini belirtiyorlar. Maya uygarlığı, Hindistan ve Çin M.Ö. 2000 yılında astroloji bilimini kullanıyorlardı. Pitagoras ve Plato'nun yazılarında M.Ö. 500 yıllarında eski Yunanlılarda astrolojinin varlığından bahsedilmektedir. Kuzey Afrika'daki ve Doğu Akdeniz'deki Araplar da M.S. 8. yüzyılda astrolojiyi kullanıyorlardı. M.S. (805-85) yılları arasında yaşamış olan Albumasur ya da diğer adıyla Abu Maaschar'ın yazmış olduğu "Introductorium in Astronomiam" adlı eserle astroloji orta çağda yeniden önem kazanmıştır.
Zodyak yani burçlar kuşağı ilk astrolojik kayıtlarda şimdikinden biraz daha farklı idi. M.S. 180 yılında büyük Yunan matematikçi ve astronom Ptolemy tarafından bugünkü şekline getirilmiştir. Bu yüzyılda ise Carl Jung astroloji hakkında yazılar yazmış, insan kişiliği ve motivasyonu hakkındaki çalışmalarında astrolojiden faydalanmıştır.
BURÇLAR NEYE GÖRE SIRALANIR?
Dünyadan uzaya doğru bakıldığında, görülebilen tüm yıldız ve gezegenlerin oluşturduğu perspektife zodyak adı verilir. Burçlar ise astronomik olarak gökyüzünde yer alan 12 takım yıldızına verilen isimlerdir. Her insanın doğum olayının gerçekleştiği anda, güneşe doğru uzattığı bir çizgi; gökyüzünde 360 derecelik bir tam daire üzerinde her biri yaklaşık 30’ar derecelik 12 bölümden birine denk gelecektir. Bunun temel sebebi ise takvimimizin 4 önemli döngüyü yani ekinoksları kabul etmiş olmasıdır. İlkbahar, yaz, sonbahar ve kış ekinoksları bütün bir yılı 4 eşit parçaya böler. Böylece her 3 burç bu dört mevsimden birinin döngülerini taşımış olacaktır. 21 Mart tarihi, gündüz ve gecenin eşitlendiği ve günlerin bu tarihten itibaren uzamaya başlamasını temsil ettiğinden; oldukça önemli kabul edilir. Burçlar ise sembolik anlamda günün geceyi yendiği zamanın ilk başlangıcı kabul edilen 21 Mart ile başlangıç gösterir.
Zodyak’ın ilk burcu 21 Mart başlangıç tarihi ile Koç burcunu temsil eder. Ardından bütün burçlar her bir mevsime üçer bölünme sağlayarak sırayla Boğa, İkizler, Yengeç, Aslan, Başak, Terazi, Akrep, Yay, Oğlak, Kova ve Balık olmak üzere 12’ye ayrılır. Burçların sıralanması, Zodyak’ın kaçıncı burcu olmasıyla orantılıdır. Bu sıralama ise burç özellikleri hakkında da bizlere geniş bir bilgi sunar.